BEYİN SAVAŞLARI KOMUTANI MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN EMRİDİR
Sabırsızlanmayın ve sızlanmayın.
Yarım asırlık bir sabır olarak bugünleri bekledik.
Tereyağından kıl çeker gibi hep birlikte biz olarak yapacağız bu devrimi. Bizden olmamak için bugüne kadar çırpınan kim varsa bize katılmak isteyecek. İnsanlığını kaybetmeyen herkes bize katılmak için bize sormadan bizim yanınızda zaten kaçınılmaz olacak.
Dünyada ilk kez cehalet insanlıktan ders alacak.
Atatürk'ün yokluğunu bilip bize tarihin en büyük ulusu ve insanlığın adı Türklere cehalet ders vermeye kalktı çünkü.
Dik durun, aldanmayın, birlik beraberlik ve dayanışma içinde biz bütünlüğü korumak tek derdiniz olsun.
Hiç bir oyuna ve hileye gelmeyin.
Niyetlerini bile okuyabilir bir sırra vakıf oldu insanlığın adı Türkler bu gurur ile çıkın yürek meydanına zihniyet ve beyin savaşını verin.
Muasır medeniyetler seviyesine yol alın.
Önder Karaçay
Milletin istiklâli bahis mevzuu olurken, aile endişesi nazarı itibara alınmaz. Çünkü ailesinin huzur ve rahatı ancak milletinin huzur ve kurtuluşu ile kaimdir.
“İlk Cumhuriyet hükûmetlerinin ulusal siyasetlerinin başlıca odaklarından birisi, demiryolu siyaseti idi. Bizim çocukluğumuz, ‘demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan’ efsanesi içinde geçmiştir. Mustafa Kemal, her Meclis’i açış konuşmasında sorun üzerinde ayrıca durur; o yıl boyunca hangi şehirlere ulaştığımızı halka müjdelerdi. Öyle ki demiryolu demek; bir yerde uygarlık, bir yerde mutluluk, bir yerde bağımsızlık demek oluyordu. Sonra Amerikalılar geldiler; Türkiye, Menderes’in ağzından ‘millî siyaset’in Birleşmiş Milletler ilkelerine uymadığını ilan etti ve demiryollarımız talihine terk edildi.”
Sayfa 205 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
..."Tarihin her noktasında çözülmemiş binlerce, belki milyonlarca sır vardı.
İnsanların bilmediği, ya da henüz bilemediği"...
PAROLA: DÜĞÜN & HALİS ULU
Soğuk bir kış gecesi, Anadolu'da bir köy, sıcacık, sobalı bir ev...Yakın zaman öncesi çıkan yangın Fatma'nın yalnız anne, babasını değil çocukluğunu,
"Kadına yazmayı öğretmek, fitneye sebep teşkil eder" diyor dinin Peygamberi. Bir de Mustafa Kemal Atatürk ne diyor kadınlar için onu görelim: "Tarlalarda erkeklerle birlikte çalışan, kasabalarda pazar yerine giden, yumurta ve tavuğunu satan, ondan sonra kendisine gerekenleri bizzat satın alan, çalışmalarının hepsinde kocalarına yardımcı olan kadınlar!.. Ben bu kadınlar arasında kocalarından daha iyi işten anlayanlara ve hesap yapanlara rastladım." "Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur:' İşte biri Allah'ın Peygamber'i ki kadınlar tarlalarınız. onlara dilediğiniz taraftan yanaşın diyor. Diğeri de bu toplumun bağrından çıkan deha bir lider. Bu da kadınlar erkeklerin arkasında değil yanlarındadır, beraberdir, omuz omuzadır ve eşittir demektedir.