224 syf.
9/10 puan verdi
Nice Alim dediğimiz kişiler var ki kalıplaşmış arkaik şeyleri sürekli tekrar etmekten başka bir şey yapmazlar. Ağır bir din dili kullanıp, üst perdeden nasihat buyuran, samimiyetsiz ağır bir üslupla hitap etmeye çalışmış ve daha kötüsü belirli bir kitle yakalayabilmişlerdir. Dini kitaptan değil de, “İnsanlar”dan görerek araştıran ve inanan
Dirilt Kalbini
Dirilt KalbiniNouman Ali Khan · Timaş Yayınları · 201710.2k okunma
Çağın en büyük hastalığı - Ayhanores
Mutsuzluk için çok fazla bahane bulabildiğimizi farketmemiz. "ülkenin hali çok kötü, o zaman hemen mutsuz olmalıyım" 2 ve 3 nesil gerisi savaşlar gördü ve çılgın gibi eğlenmeseler de sahip oldukları hayata müteşekkir olarak yaşamayı her zaman bildiler. sen ise çılgın gibi eğlenmek, eğlendiğini göstermek için götünü yırtsan da
Reklam
Müteşekkir insanlar olmak
'Sabredenlere mükâfatları elbette hesapsız olarak verilir." (Zümer süresi 39:10)
Sayfa 54 - Timaş yayıneviKitabı okudu
111 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 29 hours
ÜZÜNTÜLERİNDEN DAHA DEĞERLİ OLDUĞU İÇİN İNTİHAR EDEN ADAM
Albert Caraco uzun zamandır dikkatimi çeken bir yazardı. Basılı okuduklarımla birlikte telefondan da okuduğum bazı kitaplar var. Sayfa sayısı 32 olunca, hemen e-kitap olarak başladım. İyi ki de okumuşum. Yazarda hissettiğim en kuvvetli duygu yabancılaşmaydı. Hüznünde dahi, sanki bir başkasından bahseder bir sakinlik ve kayıtsızlık vardı. Misal,
Post Mortem
Post MortemAlbert Caraco · Versus Kitap Yayınları · 2008640 okunma
Sonsöz (veya Cesur Yeni Dünya Üzerine) David Bradshaw
Sonsöz (veya Cesur Yeni Dünya Üzerine) David Bradshaw (syf: 371-282) İlk olarak 1932'de yayınlanan Cesur Yeni Dünya "F.S. 632'de, bu istikrar yılında" geçmektedir -yani Amerikan araba kodamanı Henry Ford (1863-1947)'un gelişinden 632 yıl sonra; Henry Ford ki onun çok başarılı olan T Modeli (1908-1927) taşıma bandı ve uzmanlaşmış emek
Sayfa 371
Fetüsten çıkar çıkmaz lime lime edilmeli çocuk!Kubin:The Lady on the Horse
Doğumlarla nüfus artışı neredeyse hiç olmuyordu. Çocuk sahibi olma fikrine pek de sıcak bakılmıyor, çocukların verdikleri zahmetin çok fazla olduğu düşünülüyordu. Genel düşünce çok masraflı oldukları yönündeydi, büyüyene kadar çok masraf çıkarıyorlar, hemen hiçbir şeyi geri ödemiyorlar, ödediklerine lütuf gözüyle bakıyorlar, onları dünyaya getiren ebeveynlerine müteşekkir olmuyorlar, hatta tam tersine, büyük çoğunluğu, kendilerine verilen yaşam hediyesini istekleri dışında zorla verilmiş bir yükümlülük olarak görüyorlardı. Minik ayakların patırtısı büyük dertlerin yaklaşması demekti. Çocuklar tuhaf ve saftır, bunun pek çok örneği mevcut, fakat bu, çocuk sahibi olmak için yeterli bir neden değil. Rüya Ülkesi’nde insanlar var olan kuşağın bile bir kazanç beklemediği bilinmeyen gelecek için değil, her an yeni olaylara gebe olan şimdiki* zaman için yaşıyorlardı. Çocuk sahibi olarak sinirlerimizi daha kötü duruma getirmek, ya da karılarımızın yaşlanmasına neden olmak istemiyorduk. Çocuk sahibi olmak isteyenler sadece tek çocuk yapıyordu, daha çok çocuğu olanlar çocuklarını gelirken dışarıdan getirmiş demekti. Dokuz çocuğu olan bir aile vardı, çok ender görülen bir durum olduğu için daha sonra onlardan yeniden söz edeceğim. Dahası, Rüya Ülkesi ’nde yaşayanların bir' çoğu çocuk sahibi olmaya uygun değildi.
ALTIKIRKBEŞ YAYIN 1. baskı: Mart - 2003 (İkinci Bölüm: Patera)
Reklam
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.