Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
434 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Güneş de sanıyor ki bir tek o yanıyor.-
"Aşk, bir bedende iki kişi." “Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi Şapkandan bir kumru havalansın Bana öyle büyük ki bu kalp, Gelsin yüreğime yuvalansın” Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018502 okunma
1062 syf.
10/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Anna Karenina- L. N. TOLSTOY /Okumadan ölmeyin!
Bir kitapla yaşamaya alışmak! Gittiğin her yere onunla gitmek! Onunla aynı yağmurda ıslanmak! O kahramanlarla uyuyup yine onlarla uyanmak! Ve eser bittiğinde oluşan o derin boşluk! 22 gün olmuş
Anna Karenina
Anna Karenina
serüveni başlayalı. Kitaplarına gözü gibi bakan biri olarak yıllar sonra ilk kez bir kitabı eskittim! Ve şimdi o eskilik bana o kadar huzur ve
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,5bin okunma
Reklam
360 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Okur musunuz bilmem, lakin yazdım.
Okur musunuz bilmem lakin yazdım. İncelemeye başlamadan önce, felsefi bilgileri bu denli basit ve eğlenceli bir üslup ile kaleme alan Nigel Warburton 'a şükranlarımı iletiyorum :) * Metnin uzunluğu gözünüzü korkutmasın, madde madde elimden geldiği kadar özetlemeye çalıştım. Kitabımız kronolojik bir sıraya göre dizilmiş, 40 bölümden oluşuyor.
Felsefenin Kısa Tarihi
Felsefenin Kısa TarihiNigel Warburton · Alfa Yayıncılık · 20206,9bin okunma
Hem güzel, hem üzücü...
... Az önce 3 yaşındaki kardeşim Janya, bana "Dijwar, silgi jêbir e?" diye bir soru sordu. Yani, silginin Kürtçe'deki karşılığı "jêbir" mı diye sordu... Ben de, evet dedim. Sonra dönüp her zaman izlediği, Kurmancî, Kirmanckî(zazakî) ve Soranî yayın yapan çizgi film kanalı Zarok Tv'yi izledi. Bu size sıradan bir durum gibi görünebilir. Ama benim için apayrı bir mutluluk. Gençliğinin en verimli döneminde bile kendi dili hakkında bilgisi olmayan(uğraşmayan) insan sayısının fazla olduğu şu dönemde, 3 yaşındaki bir çocuğun kendi diline olan ilgi ve merakı elbette beni mutlu eder. Bir yandan da o kadar genç ve yaşlının 3 yaşındaki bir çocuğun dil bilinci kadar bilince sahip olmaması acı veriyor. Her millet kendi dili ile vardır. Bir milleti millet yapan en başta dildir. Bu Türk olsun, Arap olsun, Laz olsun, Ermeni olsun; kendi diline sahip çıkmayan, yeteri kadar saygı göstermeyen hiçbir kişiliğin saygınlığa erişeceğini düşünmüyorum. Dilinizle yaşayın, diğer diller ile kardeş olarak...
240 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
BİZİM KADINLARIMIZ!
Merhaba Kitap Dostlarım! Uzun zaman oldu inceleme yazmayalı. Bunun çeşitli sebepleri var, ama şimdi anlatmanın sırası değil. Şimdi çok daha önemli bir konumuz var. TECAVÜZ! Tecavüz kelimesi, söylerken bile bizi bu kadar etkiliyorken, bir de yaşayanları düşünelim. Şimdi hepiniz, düşünmek bile istemiyorum, diyorsunuzdur eminim. Ama düşünelim bir
Yıkanmak İstiyorum
Yıkanmak İstiyorumSuna Aras · Pencere Yayınları · 2014232 okunma
Ben ana rahminden Rahmi (İlk öyküm)
Güneş bugün de doğmadı. Koyu karanlık bir yalnızlıkla başbaşayım. Kimbilir ne zamandır burdayım... Peki burası neresi? Hiçbir fikrim yok. Tenimde hafif bir ıslaklık hissediyorum; yağmur çiseler de nemlenir ya elin, yüzün... Ama ıslandım da diyemezsin. Karanlık neyse de şu halatımsı şey beni çok ürkütüyor. O şeyle beni bir yere bağlamış
Reklam
"Bir zamanlar ilk bulanık bakışlarımı görmüş olan siz, tanımlayamadığım şahıslar, yeniden yaklaşıyorsunuz bana. Bu kez sizi tutmayı denesem mi acaba? Yüreğim o eski çılgınlığına yönelsin mi? Sis ve dumanlar içinden yükselerek etrafımı sarıp başıma yığılıyorsunuz. Peki, o halde hükmedin! Beni çevreleyen büyülü soluğunuz tıpkı gençlik yıllarımda olduğu gibi gönlümü titretiyor. Birlikte getirdiğiniz sevinçli günlerin görüntüleri yanı sıra bazı hoş gölgeler belirgin hale geliyor. Eski ve yarı unutulmuş bir masalmış gibi ilk sevginin ve ilk dostluğun izleri gözlerimde canlanıyor. Acılar yenileniyor, şikâyetler tekrarlanıyor. Hayatın içinden çıkılmaz dolambaçlı akışı. Benden önce ölmüş, güzel saatlerin mutluluk düşlerine tanık olmuş o iyi insanların adları anılıyor. İlk şarkılarımı dinlemiş olan o ruhlar birazdan söyleyeceklerimi duymuyorlar artık. Yok olup gitti o eski dost topluluğu ve ne acı ki, ah! Uzaklaşarak kayboldu o ilk şarkımın yankısı. Alkışları bile beni korkutan, tanımadığım bir topluluğa sesleniyor şarkım. Ne var ki, şarkımın hâlâ yaşıyor olması, yolunu şaşırarak dünyaya yayılması keyif veriyor. Çoktandır unutmuş olduğum bir özleyiş uyanıyor içimde. O sessiz ve ciddi ruhlar alemine gitmenin zamanı geldi. Fısıltılı şarkımın belirsiz seslerle havada yayılmasıyla bedenim titriyor, gözyaşlarımın akışını durduramıyorum. Acımasız yüreğim katı değil, yumuşak! Sahip olduğum şeylerin nasıl uzaklaştığını görüyorum. Kaybolmuş şeylerin ise yanı başımda birer gerçek olduğunu."
Sayfa 13 - Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları - 1.Basım
256 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
uzun ve detaylı bir inceleme isteyen varsa.. buyurunuz
Türk edebiyatının ilk psikolojik romanı kabul edilen, Mehmet Rauf’un ''İlk eserim son üstadıma'' ifadesiyle Halit Ziya Uşaklıgil’e ithaf ettiği romanı, Eylül. Eylül, benim Mehmet Rauf’tan okuduğum ikinci eser oldu. Öncesinde Genç Kız Kalbi’ni büyük bir hayranlıkla okumuş ve çok sevmiştim. Yazarın, özellikle bir erkek yazarın, içinde yaşadığı
Eylül
EylülMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202339,9bin okunma
813 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.