"Bir katre içen çeşme-i pür-hûn-ı fenâdan,
Başın alamaz bir dahî bârân-ı belâdan."
Yokluk kanıyla dolu çeşmeden bir damla içen,
Belâ yağmurundan bir daha kurtulamaz.
Tuhaftır, sosyal demokrat eğilimli ahbaplarım nazilere kıyasla daha zengin kimselerdi. Bunlar Marksizm prensiplerini benimsemekle beraber , Stalin SSCB'sinden nefret ediyorlardı.
Cumhuriyet Gazetesi Başyazarı Nadir Nadi'nin birinci sayfadaki yazısı:
.... Biz,Türk Gençliği, Ata'sının bıraktığı mirasa, O'nun Cumhuriyetine, O'nun İnkılaplarına, O'nun kudretli ve kuvvetli Rejimine daima sadık; toprağına kanımızı, istiklaline canımızı vermeğe, şerefimiz, gençliğimiz, namusumuz ve türklüğümüz namına yüce abidenin önünde söz verip and içiyoruz!..
EBEDİ BAŞBUĞUMUZ her biri asırlar değerinde olan o büyük eserlerini yalnız Türk Gençliği'ne emanet etmemiş miydi?.. Türk Gençliği Kemal Atatürk'ün yarattığı eserlerin şüphesiz en büyüğüdür!
Sayfa 24 - Nadir Nadi, Cumhuriyet Gazetcsi,11 Kasım 1938Kitabı okudu
İlhan Selçuk'un (1925-2010) 1966'da Gardrop Atatürkçülüğü diye terimleştirdiği, şeklileştirilmiş, yozlaştırılmış, içi boşaltılmış Atatürkçülük, bu bakış açısından zımnen bir sağ-Kemalizmi tanımlar. Nadir Nadi'nin 1965'te çıkan "Ben Atatürkçü değilim! " başlıklı ünlü makalesi, "Atatürkçülük maskesi altında sinsi sinsi Atatürkçülüğü soysuzlaştırmaya çalışanlarla" araya mesafe koyma çağrısıdır.
"Kişileri överek büyük adam yaratma sevdasından da vazgeçmeliyiz. Bir adamın büyüklüğü oturduğu koltuğun önemi ile değil, memlekete yaptığı hizmetlerle ölçülür. "
Muhalefete oy verdiği gerekçesiyle bütün bir il halkı cezaya çarptırıldı. Kırşehir'i ilçe haline indirirken iktidar, öteki illerin kulağını büküyor, «Gelecek seçimlerde beni desteklemezseniz siz de bu akıbete uğrayabilirsiniz.» diyordu.