Tam bir alçak.
*** “Ben Katolik geçinerek Vendée savaşını kazandım; Müslüman geçinerek Mısır'a yerleştim; Papacı geçinerek İtalya'da yürekleri kazandım. Bir Yahudi halkını yönetecek olsam, Süleyman'ın tapınağını yeniden inşa ederdim.” Bu sözler Napoléon Bonaparte'ın. Özü itibariyle de dile getirdiği şudur: Eğer insanları boyunduruk altına almak istiyorsanız, önce onların inançlarını benimsemiş gibi görünmek faydalıdır. Yahut şöyle diyebiliriz: Bir halkın yerleşik inançlarını okşamak o halkın yaşadığı bölgede iktidarı ele geçirme manevrasının vazgeçilmez bir parçasıdır. Napoléon'un sözlerini şöyle veya böyle yorumlamak önemli değil. Belli ki bu sözler insan idare etme vakıasının şartlarına ilişkin. İnsanları yönetmek istemek benim gözümde makbul bir yere sahip değil. Dolayısıyla Napoléon'un veya bir başkasının halkı çekip çevirmek için hangi aklı verdiğine dikkatle bakmam. Ama bu sözlerin içinde Müslüman kelimesi geçiyor ve Korsikalı komutan Mısır'a yerleşmek için uyguladığı hileyi söylüyor. Buna dikkatle bakmak lâzım. Napoléon'un Mısır'a nüfuz edebilmek için Müslüman geçinmiş olmasına dikkatle bakmak lâzım, çünkü bu vakıa dünün olduğu kadar bugünün de meselesi.
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
*SPOİLER* Okuduğunuz kitabın hayvanlarla ve çiftlikle ilgili olmadığını aksine bir sistem eleştirisi olduğunu daha ilk sayfalarda hissediyorsunuz. Kitap hakkında çok şey söylenebilir yazılabilir ancak kanımca kitabın özü 6. Bölümün başındaki paragrafta yatıyor. O da şöyle; "Koca bir yıl köle gibi çalıştılar. Ama böyle çalışmaktan mutluydular; ne yapıyorlarsa bir avuç ve soyguncu insanın çıkarı için değil, kendi çıkarları uğruna ve gelecek kuşaklar için yaptıklarının bilincinde olduklarından, var güçleri ile çabalıyorlar her türlü özveriye sessizce katlanıyorlardı." Çiftlikteki hayvanların kafalarında bu düşünce varlığını hep sürdürdüğü için ya da sürdürüldüğü için açlıktan kıvransalarda, soğuktan donsalarda bu düşünce onları hep canlı tuttu. Kitaptaki diğer bir çarpıcı gerçekte kanımca şu; hayvanlar geçmişlerini unuttukları için geleceklerine yön veremiyorlar. Çünkü geçmiş değiştirilip onlara öyle inanmaları sağlanıyordu. Belki geçmişlerini hatırlıyor olsalardı komünist sistemden diktatörlüğe evrilen düzene tekrar baş kaldırabilirlerdi. Kitaptaki hayvanların her birini yaşamış biriyle bağdaştırılabilir bence ki Orwell da Napoleon isimli domuzun Stalin olduğunu kendisi söylüyor zaten. Snowball'u da Troçki'ye benzediğini söylemde sakınca yoktur umarım. Kitabın son sahnesi en çarpıcı, en vurucu sahnelerden biri. Son olarak; kitap hangi yılda okunursa okunsun zamanıyla bağdaştırılabilir. O yüzden zamansız bir kitap. Kesinlikle okunmasını gereken sonuna kadar elinizden bırakmayacağız sürükleyici bir kitap.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020249bin okunma
Reklam
31 Mart Yerel Seçimleri Bağlamında Marksizmin Tarihsel Doğruluğu Üzerine
Bilindiği gibi “Yüzyılın Felaketi” AKP iktidarı, devlet gücünü bütünüyle elinde tutmasına rağmen 31 Mart Yerel Seçimlerinde ağır bir yenilgi tattı. Bir ABD-İngiltere-İsrail yapımı proje partisi olan AKP, emperyalist efendileri tarafından iktidar koltuğuna oturtulduğu 3 Kasım 2002’den beri ilk kez bu kadar ölümcül, tedavisi çok zor bir yara almış
Büyük miktarlarda zenginliğimizi oluşturmadan önce aklımızı yoğun zenginlik arzusuyla mıknatıslamamız gerektiğini; para kazanma arzusu bizi onu elde etmek için kesin bir plan hazırlamaya zorlayana dek “para bilinci” taşımamız gerektiğini söylüyor olmalı.
151 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap hakkında bu sitede birbirinden dikkat çekici incelemeler bulabilirsiniz. Kendim için daha sonra hatırlamak üzere uzun uzadıya bir özet yazdım. Ancak inceleme yazısı uzun olmasın diye buraya eklemiyorum şimdilik. Okurken karakter ve olayların bana hissettirdikleriyle ilgili bir inceleme yazacağım daha çok. *** Bu kısım kitapla ilgili kısa
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020249bin okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Çoğunluğun Zorbalığı
Merhabalar, bugün Fransız siyasi düşünür ve tarihçi Alexis de Tocqueville'in "Çoğunluğun Zorbalığı" adlı kitabıyla geldim. Alexis de Tocqueville, 1805'te Fransa'da doğdu. Metz Koleji'nde Hukuk okuyan yazar, Versailles'da sulh yargıcı olarak görev yaptı. Cezaevi sistemini incelemek üzere Amarika'ya gönderilen
Çoğunluğun Zorbalığı
Çoğunluğun ZorbalığıAlexis de Tocqueville · Can Yayınları · 20201,268 okunma
Reklam
44 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.