Bense hayatın yaşamaya değmez olduğu konusunda artık eminim. Ancak bu düşünce beni eskisinden daha fazla utandırıyor şimdi. Karşımda ölümle burun buruna duran ama alacaklı olduğu bu hayatı inatla yaşayan Canan'ı izliyorum. Bir hayat nasıl yaşanır, ondan öğreniyorum. Gerçek mutluluğun, pek yakında öleceğinden emin olduğun bir anda boynundan sarkan bir tüyün ne kadar da yumuşak olduğunu fark etmek olduğunu anlıyorum.