Yarattıkları kişiliklerle dolu olarak, biri doktor Bianchon'u çağırarak, öteki Forcheville'in adını yazmaya çalışarak ölen Balzac ile Proust'un can çekişmeleri unutulmaz.
Dil bilgini Rahip Bouhours'un son cümlesini biliyor musunuz? "Ölmek üzereyim veya ölüyorum; her ikisi de denir." demiş.
İngiltere Kralı Il. Charles, tam bir kral ve bir centilmen olarak ölmüş. "Ölmem inanılmayacak kadar uzun sürdü; beni bağışlayacağınızı umarım."
Richelieu tam bir devlet adamı olarak ölmüş: "Düşmanlarınızı bağışlıyor musunuz?
-Devlet'in düşmanlarından başka düşmanım yok ki !"
Corot, ressam olarak ölmüş: "Bütün kalbimle, diliyorum ki, gökyüzünde de resim yapmak mümkün olsun."
Chopin müzisyen olarak: "Benim anıma Mozart çalınız";
Napoleon başkan olarak; "Fransa. . . ordu . . . ordunun başı";
Cuvier anatomi bilgini olarak : "Baş, çıkıyor";
Lacepede natüralist olarak : "Buffon'a kavuşacağım";
Madam Louise, kral kızı olarak: "Cennete ! Çabuk, çabuk, dörtnala !"
ölmesini bilmişlerdir.
Victor Hugo’nun Deniz İşçileri; ne dönemin romantizm akımına indirgenecek boyutta bir kitap ne bir novella ne de Zola’da zirve yapan o natüralist eserlerden biri sayılabilecek bir eser. Roman, bir fizik, bir doğa araştırması sunuyor.
Eser, yazarın hayatının 1855-70 yılları arasını geçirdiği Guernsey adasında, bu romanını kaleme aldığı 1866
Kitap çok güzeldi. En sevdiğim bölümleri en başı ve en sonlarıydı. Ortası biraz sıkıcıydı bence.
Hüseyin Rahmi'nin okuduğum ilk kitabıydı, son da olmadı :) Zaten natüralist bir yazar. Bu yüzden halkın özelliklerini, şive vs, buram buram hissediyoruz. Özellikle de kitabın başında komşuların konuşmalarında.
Kitap hakkında tek eleştirdiğim nokta bilimsel bölümlerin çok çok fazla olmasıydı. Çok detaya girilmiş, bu da biraz sıkıyor okuru. Sanki roman değil de ansiklopedi okuyor gibi hissediliyor. Ama bunun haricinde dört dörtlük bir kitap. Herkese tavsiye ederimm <3
Eklektik idealite sadece gerçekliğe uymamakla kalmaz, hakikate de uymaz. Sadece natüralizm ile tedavi olunacak gibi değildir. Natüralizm ona öz katmış, onun ruhunu çekip almıştır.
Kitap hakkında her zamanki gibi site içi-dışı kısa bir araştırma yaptım. Okuyanlar ne hissetmiş, ben neredeyim ve bunun neresindeyim? Aklıma şu an nerede okuduğumu hatırlamadığım bu söz (beddua) geldi:
“Kara kara kitaplara düşesin.”
Bayağı güldüm. Yuvarlak görüşlerin haricinde (bireyin toplum içindeki bunalımı) genel kanı kitabın zor olduğu
Fakat benim söylemek istediğim şudur:
Sosyolojizm’i, Materyalizmi, Naturalizm’i veya tarihselcilik akımını (Historizm) bütünü ile yadsımak ve onların temel etken olarak ileri sürdüğü şeylerin hiç bir etkisi olmadığını ileri sürmek istemiyorum