~ HOŞ GELDİN KADINIM ~ Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin. Yorulmuşsundur Nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını, Ne gül suyum, ne gümüş leğenim var. Susamışsındır Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim.
5. Nazım Hikmet Okumak Yasak! Kalbine saplanmış bir hançerdi memleketi, dertli milletinin şiirlerini okuyamamasından dem vuruyordu Vera’ya: Bir keresinde şöyle dedi bana: ‘Geçenlerde şiirlerimin İzlandaca çevirilerini gönderdiler... Şaşılacak bir şey... Ama Türkiye’de yayımlamıyorlar beni. Zaten yayımlasalardı da, o şiirleri kendileri için yazdıklarım okuyamayacaklardı, çünkü okuma yazmaları yok...’
Reklam
Orhan Kemal, (o zamanki adıyla Raşit Kemali) Nazım Hikmet’le Üç Buçuk Yıl (1940-1943) yattığı Bursa Cezaevinden ondan önce çıktığında, Nazım Hikmet’e bir şiir yazar. Bu şiiri okuyan Nazım Hikmet oturup ağlar; Sen “Promete’nin çığlıklarını kabakıyım gibi tütün piposuna dolduran” adam, sen benim mavi gözlü arkadaşım, kabil değil unutamam seni. 26 Eylül 1943 seni yapayalnız bırakıp hapishanede bir üçüncü mevki kompartımanda pupa yelken koşacağım memlekete. Orhan Kemal cezaevinden çıkarken Nazım Hikmet Kemal Tahir’e yazdığı mektupların birinde şöyle yazar; “Raşit çıkıyor. Elbette seviniyorum, hem de çok. Fakat içime ayrılığın hüznü düştü. Ondan bir insan, bir arkadaş, bir meslektaş olarak hiçbir şikâyetim olmadı. Ona ne kadar alıştığımı ve ne kadar onu sevdiğimi şimdi daha kuvvetle anlıyorum.”
634 öğeden 741 ile 634 arasındakiler gösteriliyor.