bu sıkıntı içinde öylesine kımıldayamaz olmuştum ki, kendi kendime yabancılaşmıştım, bir kör gibi bedenimi başkalarının eline bırakıyordum; her biri, içimde taşıdığım tüm bu birbirinden ayrılmaz yabancılardan kendisi için ben hangisiysem onu alsın, dilerse sopa atsın; dilerse kucaklayıp öpsün onu; hatta bir tımarhaneye kapatsın.