Botton’un kitap boyunca cevapladığı “Nasıl”lardır, Proust’un göstergeleri ve yaşamının eseri üzerindeki, eserin okur üzerindeki yansımaları; Bugünün, okumanın, zamanın, acıların kaygıların, arkadaşlığın, farkındalığın, aşkın, kitapların ve diğer kavramların gizli güçleri. Bir Proust okuruna değişim vadeden tafsilatlı bir araştırmanın elekten
Doğmadan önce var mıydım? Hayır. Öldükten sonra var olacak mıyım? Hayır. Ben neyim? Bir organizmaya eklenmiş bir parça toz. Bu dünyada ne yapacağım? Seçme hakkı benim. Acı çekmek ya da keyif almak.
Çok okunurluğu sayesinde herkesin radarına giren bu kitap, sevimli ve sempatik görünen isminin tam aksine ağır dramla okuyucuyu karşı karşıya bırakıyor. Dramdan pek fazla hoşlanmayanlar için ve bence edebi yön arayanlar için beklenti altı kalmasına rağmen kendisini sonuna kadar okutabilen bir kitap. Başkasının acısı üzerinden empati yapmanın
Ne kadar küçük ya büyük olursa olsun, acı da insanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır. Dolayısıyla insanın çektiği acının "büyüklüğü" kesinlikle görecelidir.
(Bu yazıda kitabın içeriğiyle ilgili herhangi bir "sürpriz bozan" ifade yoktur.)
Sizlere iyi bir profiterol yapmanın sırlarını aşama aşama açıklayabilirim. Çikolata yaparken ürünün parlak görünmesi için temperlemenin ne kadar önemli olduğundan bahsedebilirim. Ya da pandispanyanızın iyi kabarıp çökmemesi için biraz nişasta eklemeniz
Uzun bir zaman oldu kitabı okumaya başlayalı. Küçük bir girizgah ile yarım kalmıştı fakat sabahın 4 ünde uyanıp öğlen 13:00 gibi bitirilecek kadar okuru içine alan bir eserdir.
İnceleme yaparken kitabın içeriğine dair pek spoiler verme derdinde değilim açıkçası. Fakat bazı yerlerine değinmeden geçemeyeğim ki başında da uyarı yaparım
"Soyun atası ağaca bağlanır, sonuncusunu da karıncalar yer,"
Gabriel Garcia Marquez, 1982 Nobel Edebiyat Ödüllü
ve asıl ününü Yüzyıllık Yalnızlık** ile kazanmış Kolombiyalı yazar..
Eser Hakkında..
Kullanabileceğim anahtar kelimeler şunlar olabilir:
Fantastik, büyülü, efsanavi, mitolojik, doğa üstü ve kahabetler..
Gerçek ile doğa