Anam "bana dedi ki: «— Agop sen Binbirdirek'te yer
altında çalışorsun. Sakın aklına uyup da direkleri saymayasın. Uğur değildir. Kırk yılda bir kocakarı sözü dinlemek lazımdır, derlerse işte ben de dinledim. Saymadım. Zo ben bu direklerin çetelecisiyim? Gelen geçen sayısını benden sorar.. İşte görünor
ki üç yüz dane bilem yoktur. Yedi yüz biri nerede? Tevarihte öyle yazor imiş. Ağnadım ki tevarih denilen düzme kitapta çok boş laflar vardır. Gözlerimizin önündeki bu direklere «Binbir» deyi bir iddia kor ise gözlerimizin önünde olmayanlar için ne kantinler atmaz...
Sayfa 9 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bir çay daha koyayım iç, der, neden anlatıyorum bunları sana, sankim benden hallice misin? Boş veer! Amma ille de içimi kaynatan ne biliyor musun? şu dernek var -kırıtarak taklit eder- yardımsever zenginlerin kuruduğu kadın derneği, işte onlar aldı ilk pabuçlarımı, onlar. Bir sevindim, gece gözüme uyku girmedi, kalkıp kalıp baktım. Yedi mi, sekiz mi ne işte o yaşlardayım. Ama ertesi günü ne göreyim, gazeteye resmimizi basmışlar! Dursun kızmamı anlıyor musun? ben seviniyorum okulda arkadaşların yanında mahcup düşmeyeceğim diye, okula gittik ki duvara bilem aşmışlar gazeteyi, okulumuzun yoksul çocuklarını dernek giydirdi diye. İyi mi, ha! Yahu yoksulsak yoksuluz ilan mı lazım?