464 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 3 days
"Senin mutlu sonun, başkasının mutsuz sonu olabilir."
Kitabı okumayı düşünüpte inceleme bölümüne gelen arkadaşlar kitap tam güzelleşecek gibi vibe verdiğinde daha da çirkinleşmeye başlıyor haberiniz olsun. Sizin için hemen konuyu özetleyeceğim. Karmen korku filmlerine konu olacak bir kale de yaşıyor. Burda kalıyor çünkü annesi o kale de ölmüş ve ondan sonra da gizemli bir adam onu bu yaşına kadar
Kalıntı 1
Kalıntı 1Ceren Melek · Ephesus Yayınları · 20211,698 okunma
Biliyorsun ben evrenle ilgileniyorum Hans Thomas dedi. Gezegenlere ilgi duyuyorum, özellikle yaşam olan gezegenlere. Cevap vermedim, onun bu konuyla ilgilendiğini ikimizde biliyorduk. Babam devam etti. Esrarengiz bir gezegen keşfedildi bu yakınlarda biliyor musun? Birkaç milyar zeki canlı yaşıyor üzerlerinde, iki bacakları var. Etrafta dolaşıp
PAN YAYINCILIK-İSKAMBİL KAĞITLARININ ESRARI
Reklam
448 syf.
2/10 puan verdi
Gözlerindeki Canavar
Gözlerindeki Canavar
kitabına ilk denk geldiğimde kitabın türünün bir fantastik kurgusu olduğunu düşünerek ufak bir hevesle başlamak istemiştim fakat herhangi bir kitaba başlamadan önce illaki o kitap hakkında internetten, bloglardan veya kitap sitelerinde yazılan, yapılan yorumları ve düşünceleri okuma gibi bir alışkanlığım olduğu için kitabı okumadan önce
Gözlerindeki Canavar
Gözlerindeki CanavarJ. M. Darhower · Yabancı Yayınları · 2015886 okunma
Geceye özel
Gecenin bir yarısı sessizliğe gömülmüş olan sokaklarda bir oraya bir buraya çarpa çarpa gezmek geliyor nedense içimden. Sokak lambalarının loş ışıkları altında bir nebze de olsa birkaç nesneyi seçebiliyor olmak çok güzel. Olur ya bazı filmlerde böyle esrarengiz sahneler. Bir adam veya kadın, geceleyin fazla kaçırmışlığının yarattığı sarhoşluğun
M.E.V. Şu anda hayatta veya dünyada en çok ilginizi çeken şey nedir? J.L.B. Artık biraz huzura kavuşmak ilgimi çekerdi. Şu anda ülkemin kaderiyle ilgileniyorum, bu benim için çok önemli. Sonrasında annemin sağlığı için endişeleniyorum. Yetmiş üç yaşında ama hâlâ başka birini bekleyerek yaşıyor, hem de bu yaşta böylesi bir bekleyişin saçma ve faydasız olduğunu bilmesine rağmen. Tanınıp tanınmama meselesine gelirsek, böyle şeyler hiçbir zaman ilgilendirmedi beni. İkisi de aynı şey bence. Bununla birlikte, tanınmamanın bizi nasıl talihsiz hissettirebileceğini anlıyorum (içten fakat son derece başarısız olmuş yazar arkadaşlarım var). Schopenhauer demiş ki, sahip olduklarımız bizi mutlu etmeyebilir ama sahip olmadıklarımız şüphesiz bizi mutsuz eder. Bu sağlık için de böyle. Vücudumuzdaki organları sadece hastalandıklarında hissediyoruz örneğin. Servet için de aynı şeyin geçerli olduğunu düşünüyorum. Zenginler doğal olarak kendilerini mutlu hissediyorlar, hatta paranın bir öneminin olmadığını bile düşünebiliyorlar, ama parasız kaldıklarında ne kadar da önemli olduğunu fark ediyorlar. Bir keresinde Macedonio Fernández bana kısa bir hikâye anlatmıştı. Şöyle diyordu: "Ne garip! Hiçbir zaman nasıl soluk alıp verdiğimle ilgilenmemiştim, ama Montevideo'daki Capurro plajında bir dalga beni dibe batırınca, beni ne kadar da yakından ilgilendirdiğini fark ettim. Daha da garip bir şey, kurtulunca gene ortadan kayboldu." Bernard Shaw da der ki, diş ağrısı çeken biri, dişi ağrımayanın mutlu olduğunu düşünme hatasına düşer. Âşık olmamak, hastalanmak, bunlar hep diş ağrısının farklı biçimleri.
260 syf.
·
Not rated
·
Liked
Buradaki incelemelere dayanarak almaya karar verdiğim bir kitap. Aniden gelen dilbilim üzerine okuma yapma isteğinin bir sonucu. Okuyalı en az üç ay oldu aslında. Bir noktada pandemiye o kadar kapılmıştım ki yaşadığımı falan bile unutmuştum. O yüzden 1000Kitap'a girmeye de ara vermiştim haliyle. Şu an yaşama geri döndüğüm için incelemesini gireyim dedim. Yeni başlayan, herhangi bir terim bilmeyen, "öyle ilgileniyorum işte" kitlesi için gayet uygun bir kitap bence. Ha, eğer dilbilim, dillerin yapıları hakkında üç beş biliyorsanız daha iyi olur bence. Daha rahat okunur. Çünkü yazar herkese hitap edecek bir dille yazdıysa da "başlangıç kitabı olsun" gibi bir iddiası yok. Hatta bir noktada cidden istatistiğe ve kavramlara bağlıyor ki o noktaları "filoloji okumuyorum ne de olsa" diyerekten pas geçtim. Sona doğru biraz bozsa da okurken öyle sıkıldım. Gayet güzel akıyordu. Sanırım ben alan hakkında az biraz bilgili olduğum için öyle çok aşırı bir şey öğrendim diyemeyeceğim. Dillerin nasıl oluşup geliştiğiyle ilgili birkaç havalı bilgi, kafamdaki bazı düşüncelerin yazar tarafından da ele alındığını ve ikimizin ortak düşündüğünü görmek.... Sonuç olarak dilin insanlığın nasıl bir parçası olduğunu ve beynimizin nasıl karmaşık bir yapı olduğunu bir kez daha takdir etmemi sağladı bence. Keşke ne kadar harikulade varlıklar olduğumuzu fark etsek ve birbirimize daha fazla saygıyla yaklaşsak...
Dilin Tarihi
Dilin TarihiSteven Roger Fischer · İş Bankası Kültür Yayınları · 2013144 okunma
Reklam
Selin Karaca1 yıl önce (düzenlendi) sene 2009 17 yasindayim bizim mahalleye yeni bi aile tasinmis... Tabi o zamanlar mahalleye tasinan kisiyle gidip tanisilir hediye verilir sohbet edilir... Mahallede apartmanin onlerine masa sandalye koyulur cekirdek yenir sohbet edilir falan... Guzel zamanlar tabi :) Yeni tasinan ailenin 2 cocugu var biri 19
45 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 23 hours
Mit ve Tarih Arasında...
... Bir klasiği okumaya başlamadan önce siz ne yaparsınız, kendinizi nasıl hazırlarsınız, yazar ve eser hakkında nasıl bir altyapı oluşturursunuz ya da kitabın içine balıklama mı dalarsınız bilemiyorum. Ama ben, hem yazar hem de kitabı hakkında bulabildiğim makalelere, yazılara, incelemelere göz atmayı tercih ediyorum. Bu benim satır aralarını
Antigone
AntigoneSophokles · Kültür Bakanlığı Yayınları · 19934,742 okunma
119 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.