Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bana mutluluktan bahseden insanlar genelde hep mutsuz insanlardı, mutlu olan ise mutluluktan laf açmazlardı hiç çünkü onu yaşıyorlardı mutluluktan bahsediyorsak demek ki ortada bir sorun vardır… Ve sürekli durmadan bahsediyorsak daha da büyük bir sorun var ve yine bana mutluluktan hiç bahsetmeyenler de vardı onlar da mutluluğun ne olduğunu bilmeyenlerdi ya mutlu olamamışlardı ya da olmasını başaramamışlardı bana mutluluktan bahsedenler ve mutluluğu yaşayanlar mutluluk sensin ...
Hüsnü Bala
Hüsnü Bala
İnsan, karşısındakini de kendisi gibi görür; onun her hatasına takılmaz, her sözüne alınmaz, iyilik yapmaktan sıkıntı duymazsa geniş gönüllü olur. Aynı şekilde kendi hatalarını görür, kabul eder, düzeltmek için çabalarsa olgunlaşır. Kalbiniz o kadar küçük ki ne kendinizi ne karşınızdakini sevip kabul edebiliyorsunuz. Birbirinize 'Benden dolayı mutlu olmalısın.' diye gülümsemiyorsunuz bile. Çevrenizdekilere iyilik yapmak, ihtiyacı olanı vermek sizi fakirleştirmez, mutsuz etmez. Aksine, insana gönül ferahlığı verir, işe yarar hissettirir. Birine selam verirseniz, yalnız birine sohbetinizi verirsiniz... Bazen de karşınızdaki insan hakkında yanılırsınız. O zaman kendinize insan olma, hata yapma hakkını verir, yolunuza devam edersiniz.
Reklam
Maria
Birkaç yıl önce, geçmişe doğru yaptığım zaman yolculuğunun birinde Maria adında genç bir kadınla tanıştım ve ona âşık oldum. O da benim gibi bir zaman yolcusuydu. Zamanlar arasında dolaşarak güzelliğiyle, zekasıyla, parıltısıyla her dönemin sanatçılarına ilham verebilecek özel bir kadındı. Şimdi bulunduğum zamandan, geçmişte çizilmiş en güzel
Rose Yazıları
- Rose? --Efendiim. - ...(Uzun uzun bakmalar) --Söylesene ne oldu?
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Nefis ayrıntılar
Bu kısacık ama ayrıntılarla enfes bir şekilde zenginleştirilmiş kitabı çok severek okudum. Kitabın ana sorusu şu; kan bağı mı yoksa sevgi bağı mı? Ben kan bağına inanmam, biri ile kan bağım olduğu için onu sevmek zorunda olduğum fikrini saçma bulurum. Bu kitap da bunun en güzel örneklerinden birini sunuyor. Kitabı okurken her an kötü bir şey olmasını beklediğimi fark ettim. Bunun iki sebebi olabilir; romanı ya da öyküyü mutlu bir hayatın değil mutsuz bir hayatın oluşturacağını sanmam ya da sürekli korkunç şeylere maruz kalan bir toplumun ferdi olduğum için hep felaket bekliyor olmam. Bu kitap mutlu bir şeylerin öyküsünün yazılabileceğinin de bir örneği. Belki de Keegan, bizi sürekli kötü bir şey olacağı beklentisi ile diken üstünde tutmaya çalışmış ve sonunda da şaşırtmayı amaçlamıştır. Eğer buysa amacı cidden başarmış. Okurken Faulkner okuyor gibi hissettim, Keegan’ın etkilendiği yazarlara bakayım dedim, bulamadım bir şey ama merak etmediğim başka bir şey buldum. Kitabın filmi varmış. Kitabı bitirir bitirmez filmi de izledim. Filmin adı The Quiet Girl (Sessiz Kız). Yine bir önyargıyla başladım izlemeye ( ne çok önyargım varmış yahu) aslında önyargı değil de daha önceki tecrübeler diyelim çünkü bugüne kadar okuduğum hiçbir kitabın filmini beğenmedim. Ama bu film beni yanılttı, çünkü gerçekten iyi bir filmdi. Kitabı da filmi de tavsiye ediyorum.
Emanet Çocuk
Emanet ÇocukClaire Keegan · Jaguar Kitap · 20212,378 okunma
Günaydın. Mutlu ve mutsuz anlarda ortak bir sabırsızlık vardır, bilirsiniz. Beklemeye tahammülümüz yoktur, ne olacaksa olsundur iyi veya kötü. Hâlbuki belki yıllarca bir dert çekmişizdir ya da bu mutlu son için ne mutlu günleri geride bırakmışızdır. Belki de ertelemişizdir hep; dur bakalım demişizdir, yarın olsun, bayram olsun, bir uyuyalım, uyanalım... Appelfeld'in bir kitabında geçer: "'Daha fazla bekleyemem, vaktim yok,'' dedi. 'İnsanlar sonsuza dek zamanları varmış gibi uyuyorlar.'" Hiçbir şey sonsuz değil sevgili okur. Bu bakıma sabırsızlanmakta haklıyız. Var olun.
Reklam
Varoluş sancıları herkeste varolmuş
XIX İLKGENÇLİK İlkgençlik yıllarımda sürekli düşünmekten, hayal etmekten hoşlandığım şeylerin neler olduğunu söylesem, sanırım kimse inanmaz bana. Çünkü bunlar ne yaşıma ne de toplumsal durumuma uygun şeylerdi. Ama kanımca insanın toplumsal konumuyla ahlaki konumu arasındaki birbirini tutmazlık, gerçekliğin en şaşmaz belirtisidir. Kendi içime
192 syf.
·
Puan vermedi
Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatırası, bir tutkunun işareti, bir maceranın parıltısı, güzel ve firari bir cinnet.. Geçmişinde bunların hiçbiri yok; hiçbir sayıklama senin ismini taşımıyor, seni hiçbir zaaf onurlandırmıyor. İz bırakmadan kayıp gittin; senin rüyan neydi peki?” Bu kadar umutsuz mu bu dünya denen tarla ? Ne ektik, ne biçmeyi
Çürümenin Kitabı
Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110,3bin okunma
Mutlu ve mutsuz anlarda ortak bir sabırsızlık vardır, bilirsiniz. Beklemeye tahammülümüz yoktur, ne olacaksa olsundur iyi veya kötü. Hâlbuki belki yıllarca bir dert çekmişizdir ya da bu mutlu son için ne mutlu günleri geride bırakmışızdır. Belki de ertelemişizdir hep; dur bakalım demişizdir, yarın olsun, bayram olsun, bir uyuyalım, uyanalım... Appelfeldʼin bir kitabında geçer: “`Daha fazla bekleyemem, vaktim yok,`dedi. `İnsanlar sonsuza dek zamanları varmış gibi uyuyorlar.`” Hiçbir şey sonsuz değil sevgili okur. Bu bakıma sabırsızlanmakta haklıyız. (Alıntı)
24 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Farkındalık dolu, kıymetli bir içerik
Sevgili
Zeynep Birsin
Zeynep Birsin
kaleminden, çok kıymetli bir içerik ile geldim. Farklılıklar ve bu sebeple yaşanılan zor durumlar hiç gündemden düşmüyor değil mi? Zorbalık boyutuna ulaşan durumlar küçük yaştaki çocukların eğitim hayatını bile bitirecek noktaya gelebiliyor maalesef Konuya dair herkesin anlatacak bir hikâyesi vardır, eminim. Kitabın baş karakteri Pupa böyle bir dönemde ve işin içinden nasıl çıkacağını bilemiyor. Zürafaise ona arkadaşlarının taktığı bir lakap ve çünkü boyu oldukça uzun. Ancak zürafa ne kadar sevimli ve akıllı bir hayvan olsa da Pupa bundan hiç memnun değil. Hem neden memnun olsun ki? Pupa'nın bu mutsuz halini annesi fark edince ona bu durumun genetik olduğunu ve kendisinin de küçükken boyundan kaynaklı sorunlar yaşadığını anlatıyor. Ona yol göstererek bulduğu çözümlerden bahsediyor. Pupa'ya önce zor geliyor ama süreçte önce sakin kalmayı, sonra kendi ile barışmayı ve sonra da bu farklılığını pozitif yönde değerlendirmeyi öğreniyor. Peki ne yapıyor? Sonuç Pupa'yı mutlu ediyor mu? Arkadaşlarının tepkisi ne oluyor? Pupa, arkadaşları ile arasındaki buzları eritmey başarıyor mu? Tüm bu soruların cevapları çok güzel resimlemeleri ile kitapta Kitabın sonunda okuyucunun kendisini keşfetmesi için interaktif bir bölüm de var. Biliyorsunuz bu detayı çok severim Şimdiden keyifli okumalar
Zürafa Pupa
Zürafa PupaZeynep Birsin · KVA Çocuk · 201811 okunma
Reklam
“Seni en iyi الله bilir. Gerisi ya yanlış ya eksik bilir. Seni mutsuz edenler yüzünden umutsuz olma, mutlu olacağın zaman da gelir. Seni mutsuz edenleri görüp herkesi öyle sanma, seni mutlu edecek olan da gelir. ‘Bugün çok derdim var’ deme, o derdi sana veren Allah’ın dermanı verdiği gün de gelir. Sen Rabbin’e dua et. Dua etsem ne olacak deme, duanın kabul olduğu gün de gelir.” Hz. Mevlâna
Günaydın. Mutlu ve mutsuz anlarda ortak bir sabırsızlık vardır, bilirsiniz. Beklemeye tahammülümüz yoktur, ne olacaksa olsundur iyi veya kötü. Hâlbuki belki yıllarca bir dert çekmişizdir ya da bu mutlu son için ne mutlu günleri geride bırakmışızdır. Belki de ertelemişizdir hep; dur bakalım demişizdir, yarın olsun, bayram olsun, bir uyuyalım, uyanalım... Appelfeld'in bir kitabında geçer: "'Daha fazla bekleyemem, vaktim yok,'' dedi. 'İnsanlar sonsuza dek zamanları varmış gibi uyuyorlar.'" Hiçbir şey sonsuz değil sevgili okur. Bu bakıma sabırsızlanmakta haklıyız. Var olun.
biryudumkitap.com
Günaydın. Mutlu ve mutsuz anlarda ortak bir sabırsızlık vardır, bilirsiniz. Beklemeye tahammülümüz yoktur, ne olacaksa olsundur iyi veya kötü. Hâlbuki belki yıllarca bir dert çekmişizdir ya da bu mutlu son için ne mutlu günleri geride bırakmışızdır. Belki de ertelemişizdir hep; dur bakalım demişizdir, yarın olsun, bayram olsun, bir uyuyalım, uyanalım... Appelfeld'in bir kitabında geçer: "'Daha fazla bekleyemem, vaktim yok,'' dedi. 'İnsanlar sonsuza dek zamanları varmış gibi uyuyorlar.'" Hiçbir şey sonsuz değil sevgili okur. Bu bakıma sabırsızlanmakta haklıyız. Var olun.
Günaydın. Mutlu ve mutsuz anlarda ortak bir sabırsızlık vardır, bilirsiniz. Beklemeye tahammülümüz yoktur, ne olacaksa olsundur iyi veya kötü. Hâlbuki belki yıllarca bir dert çekmişizdir ya da bu mutlu son için ne mutlu günleri geride bırakmışızdır. Belki de ertelemişizdir hep; dur bakalım demişizdir, yarın olsun, bayram olsun, bir uyuyalım, uyanalım... Appelfeld'in bir kitabında geçer: "'Daha fazla bekleyemem, vaktim yok,'' dedi. 'İnsanlar sonsuza dek zamanları varmış gibi uyuyorlar.'" Hiçbir şey sonsuz değil sevgili okur. Bu bakıma sabırsızlanmakta haklıyız. Var olun.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.