Bu düşünce Balkan Harbinde de hakimdi.
Ankaralı kadınlar beni görmeye geldiler. Ankara çok bölgeciydi ve az istisna ile, İstanbullulara “yabancılar” derlerdi. Ben onlara çok minnettarım, çünkü, ilk gününden itibaren Dr. Adnan’la beni de bağırlarına bastılar. Didar’ın hizmetçisi kahve getirdikten sonra, bir tanesi, dışarıda kimse olup olmadığını gözledikten sonra, hepsi birden etrafımı aldılar. Benim ne kadar can pahasına Millî Mücadele’ye atılmış olduğumu bilmekle beraber, dertlerini bana açmalarına çok içlendim. — Buraya bakın, biz de memleketimizin iyiliğini isteriz. Fakat niçin Ankara’da, İstanbul, İngilizlerin elindedir diye ümitsiz bir savaşa giriştik? Biz onları yenip dışarı atabilir miyiz? Ankara’nın yarısı Çanakkale’de şehit oldu. Ne faydasını gördük. Bırakın her yer kendi hesabına dövüşsün. Bu, bölgeciliğin tam ifadesiydi. Etrafımız, komşularımız sefalet içinde yaşarken kendimizin barış ve dirlik içinde yaşayabileceğimize inanmak ne yazık ki eski dünyanın bir düşünüşüydü. Fakat, Ankara kadınları bunu sırf kendi menfaatleri için söylemiyorlardı. O zamana kadar yapılan fedakârlıkların bir netice vermediğini görerek bu düşünceye varmışlardı. Ben, onlara bu savaşın şimdiye kadar görülmemiş derecede güç olacağını söyledikten sonra, nihayet muvaffak olacağımıza emin bulunduğumu da ekledim. Ben onları kandırmak için bunları söylemiyordum. Ben, kendim de ne kadar büyük fedakârlığa bağlı olduğunu bilmekle beraber bu savaşta muvaffak olacağımıza iman etmiştim.
72 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Kalbim! Neden Ben?
Edebiyatımızın "anne" kokulu şairlerinden olan Didem Madak, 80 darbesi döneminin, erken yaşta anne kaybının, amansız hastalıkların ve yaşamın getirdiği hüzünleri Grapon Kağıtlar'a işlemiş. Sıcacık bir üslupla yazdığı bu birbirinden güzel şiirlerle, 41 yıllık ömrüne dair tüm kıymetleri kitabına yansıtmıştır. "Sarhoşum kaderlerde biriken tozla Çekil diyorum kağıda, çekil, İçer ve zehirlenir Ne zaman gözlerimden mürekkep damlasa. Kalbime dokunuyorum bir kelebeğe dokunur gibi Yetmez mi acaba bu dökülen pullar aşka? Yoksa şu sızıyı Sobası tüten evin şiirinde mi saklasam? Şu sardunyanın kırmızı çiçek açışına Yetmez mi acaba ah kör olmuş bir Türk filminde ağlasam? Ne zaman sorsam, Anlıyorum kediler bile meğer alışmış zamana."
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214,2bin okunma
Reklam
Oysa ben zamana güvenmem, ne bok yiyeceği hiç belli olmaz.
Sayfa 109 - İletişimKitabı okudu
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kıskanmak, ilk olarak 1937 yılında Tan gazetesinde tefrika olarak yayınlanmış daha sonra ise 1946 yılında ilk defa roman olarak yayımlanmaya başlamış bir metin. İlk bakışta kitabın ismi nedeniyle okurda sanki iki sevgili veya eş arasında bir şeyler okunacakmış gibi bir hava verse de aslında durum hiçte öyle değil. Romanda karşımıza çıkan dört
Kıskanmak
KıskanmakNahid Sırrı Örik · Everest Yayınları · 20221,386 okunma
Artık ne mutlu ne de mutsuzum. Her şey geçip gidiyor. Bu zamana kadar yaşadığım , soğuk bir cehennemi andıran sözde " insan " dünyasında tek gerçek şey bu . Her şey geçip gidiyor.
680 syf.
6/10 puan verdi
·
26 günde okudu
“Kalp düşünebilseydi, atmaktan vazgeçerdi.” Mart ayının alfa kitabı olarak okumam gereken kitaplardan biriydi Huzursuzluğun Kitabı. Yazar varoluşsal sancılarını, hayata dair bir anlam arayışını anlatamaya çalışmış. Hep bir memnuniyetsizlik hali var yazarda. Zaman zaman kendime göre doğru bulduğum tespitleri de yok değil, fakat dibine kadar mutsuz ve umutsuz şekilde bunları anlatıyor ki size de ister istemez sirayet ediyor. İnsana mutsuzluk, huzursuzluk, umutsuzluk aşılayan bir kitap. Herhangi bir kurguya sahip olmamakla birlikte, uzun süren okumalar yapmaya müsait olmayan bir kitap. İnsanı ciddi manada bir umutsuzluğa sürükleme hali mevcut. Minik dozlarda zamana yayarak okunması gerektiği düşüncesindeyim. Bol bol altı çizilebilecek cümlelerle dolu, kült bir eser. Kalın bir kitap ne yazık ki, o yüzden uzun bir süreçte bitiyor okunması. Bir çok handikapla geçen okuma sürecimde sonuca başarıya ulaşabilmiş olmaktan oldukça mutlu ve gururluyum. Listeye bir tik daha atıldı. Kitaplarla kalın, sevgiler #alıntı “ Bugünkü görüşüm böyle. Yarın sabah farklı olacak çünkü yarın sabah ben farklı olacağım. Yarın neyi savunacağım acaba? Bilmiyorum, bilmek için yarında olmam gerek.”
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,6bin okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.