Yıldızların yasalarından kendini ayırma , iç dünyan , daha derin gökyüzü değil de ne ?
Uçan kuşlar da eve dönüş rüzgârları da orada /Rainer Maria Rilke.
"Kimi sıkı sıkıya tutunmanın kişiyi güçlü kıldığını düşünür , kimi de gerektiğinde bırakabilmenin"/Sylvia Robinson".
*Okyanusu suya bakarak aşamazsınız */Tagore.
Her birimizin yüreğine kodlanmış 12 yasa diyor arka kapak tanıtım yazısında. Bu kitabı kişisel gelişim kitaplarından ayıran da bence bahsedilen bu yasalar. Yani aslında hep bizimle olan , ama kendimizle yüzleşmeye bir türlü yanaşmadığımızdan pek de kaale almadığımız yasalar.
Denge ile başlayan Bütünlük'le sonlanan yasaların temeli ise Sevgi yasası tabii.
Kitabı okumak, farkındalık açısından önemli. Zorlu hayat şartlarında kendini /ruhunu dinlemeye vakti olmayan , rutinlerin akıntısına kapılıp giden, adına da yasamak diyen insan için önemli. Çok azımız bunu başarabiliyoruz belki. Ama potansiyelimizin olduğunu unutmamak gerekir.
'Sonsuza kadar mutlu yaşamak ancak anbean mümkündür."
'İnsanlara hiçbir şey öğretemeyiz, yalnızca kendilerinde olanı keşfetmelerine yardımcı olabiliriz."/ Galileo Galilei.
Son alıntı kitabın özeti diyebiliriz. İçinizde olanı keşfetmenizi , içsel barış adına adım atmanızı sağlayacak bir eser. Okurken aklınıza düşen soruya anında cevap alabileceğiniz Ruhun Yasaları'nı keyifle okuyacağınızı düşünüyorum.
Spirütüel konulara ilginiz varsa daha da keyifli olacaktır. Keyifli ve faydalı.
" Denge nefesle başlar. Nefes almak ve vermek yaşamın primal ritmidir.*
*Sonsuzluğun ötesi içinizdedir.*
Sevgiler , kitapla kalın.
"Güzel yaşamak neler yaptığın veya neler yapabildiğin değil,Güzel yaşamak her şeyin tadını çıkarabilmek aslında...Sadece nefes almak için yaşamamalı,nefes almayı da sevmeli insan."
Size bir sır vereyim mi?
Yaşamak çok güzel...
Sabahları uyanmak,
Nefes almak çok güzel.
Tam kıvamında demlenmiş çay, sevdiklerinle
Sıcak poğaça
Bir de
Yeni uyanmış bir çocuğun yanında olmak
Çok güzel.
Size bir sır vereyim?
Evren çok güzel,
Görünenin önü, ardı
Renkler, sesler
Çok güzel.
Ateş ve toprak,
Su ve hava,
Ağaçlar ve hayvanlar
İnsan olmak çok güzel.
Sarılmak
Darılmamak
Sevmek ve yermemek
El ele tutuşmak, dans etmek
Aşka düşmek çok güzel.
Ne yapmalı soru? Öyle ya da böyle yaşamak gerek, yüreğini lime lime eden görünür ve görünmez dar boğazların arasından geçmek, uykusuz gecelerin azabını yaşamak, sıkıcı havalarda günlerce nefes almak, ayakları takılana ve gözleri kararana kadar koşturma içindeki ve niyeyse hep aceleci silik yüzlü kalabalıkların arasından ilerleyip otomatik bir vurdumduymazlıkla itilen ve hiçbir yere açılmayan kapılardan geçmek gerek. Anılara ve ileriye dönük teskin edici bakışlara inanmadan yalnızca iradesiz hareketlerle gün ve gün avarelik ederek öyle ya da böyle yaşamak gerek
Yaşamak hakkı sadece ölülerin mi elinden alınmıştır? Yarım kalan hikâyeler niçin sonsuzluğa sarkar? Nefes almak kafi gelir mi,bir hikayeye sahip olmak için? Birine yeni bir yaşam vermek bir ölüye can vermekten neden daha zor?