"Gerçek bir kötü"derken,içinde iyi olan ne varsa inkâr etmiş ve yaşarken cesede dönmüş biri demek istiyorum.Çünkü asıl kötüler herkesten nefret ederler,bu kesin,ama özellikle de kendilerinden nefret ederler.Birisi kendinden nefret ettiğinde bunu fark etmez misiniz siz? Bu onu yaşarken öldürür.
Kilisenin aralık duran kapısından dışarıyı işaret etti. Baktım. Bir kadın gördüm. “Bak” dedi Masalcı. “Kadın çocuğuna meyve veriyor. Ne güzel bir anne değil mi? İlgili. İyi bir çocuk yetiştirecek. Ama durum öyle değil... Çocuğun kaderini annesine duyduğu minnet yönetecek, yeteneği değil. Yeteneği körelecek. Annesine duyduğu minnet onun hakikati olacak. Sevgi de öldürür nefret de... Senin gerçeğin sevgi . mi Erhan?”
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 6 hours
TANIDIK BİR “YABANCI” (Spoiler İçerir)
Bir kitaba hiç sıkı sıkı sarılmak istediniz mi? Ben istedim… Meursault’a, onun katı umursamazlığına, yaşamı bütünüyle saçmalıktan ve sıradanlıktan ibaret görüşüne, basitliğine, hissizliğine, hislerine sarılmak istedim. Hepimiz hayatlarımızı, toplumun normlarına ve değer yargılarına göre şekillendiriyoruz, aksine davranmamızın sonucu yine
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2019113.1k okunma
Tamamlanmamış nihilizm; biçimleri: Tam ortasında yaşıyoruz. Değerlerimize tekrar değer kazandırmadan nihilizmden kurtulma çabaları: Aksini meydana getirir ve problemi daha duyarlı hale getirir. Kendi kendini uyuşturmanın yolları. Derinlerde: nereye gideceğini bilememek. Boşluk: Sarhoşlukla aşmaya çalışmak: Müzik olarak sarhoşluk; en asil şeylerin yok oluşundan trajik bir biçimde keyif alma acımasızlığıyla sarhoşluk; tek insanlar veya yaşlar (nefret olarak vs.) için körü körüne isteklilik olarak sarhoşluk.— Bilimin bir aracı olarak körü körüne çalışma girişimi: Gözlerimizi küçük keyiflere açmak, örneğin bügi arayışında (kendine karşı alçakgönüllülük); kendisi hakkında genelleştirme karşısında boyun eğme, acuna duygusu; mistisizm, sonsuz boşluğun şehvetli zevki; “kendi hayrı için” sanat (“le /ait”) ve kendinden iğrenmenin uyuşturucu aşamalan olarak “salt bügi”; sürekli işin veya bazı aptal küçük fanatizmlerin bir türü; tüm yöntemlerin bir kanşımı; hastalığın genel ölçüsüzlüğe ait oluşu (sefahat keyfi öldürür).
siz hiç babanızdan nefret ettiniz mi? ben ettim. siz de ettiniz. belki benden daha fazia ama asla daha azı değil. her insan öldürür sevdiğini, demiş ya şair, hayır. her baba en az bir kez katleder kızının ruhunu. ve bilir. katledilen ruhun getirildiği çarmıhtan kurtulduğu an, ömür boyu saklanır ve bir daha aynı bakmaz küçük kızları babalarına.
Her yerde zayıflar önlerinde süründükleri kuvvetlilerden nefret ederler, kuvvetliler de onlara, yünü ve eti satılık sürüler gibi muamele ederler. Daha namuslu bir işleri olmadığı ıçin, talim görmüş bir milyon katil, ekmek parası kazanmak amacıyla Avrupa'nın bir ucundan öbür ucuna giderek, düzenli bir şekilde insan öldürür, haydutluk eder; barış içinde yaşar gibi görünen sanatların geliştiği şehirlerde insanlar, kuşatılmış bir şehrin uğra dığı feläketten daha çok haset, gaile, endişe içinde kıvranırlar. Gizli acılar genel felaketlerden daha acıdır.
Sayfa 66 - Meb Yayınları
Reklam
1,000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.