Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mösyö Arthens... seçmece bir kötü. Kötü derken, kötü yürekli acımasız ya da despot biri demek istemiyorum. Birazcık bu da var elbette. Hayır "gerçek bir kötü" derken içinde iyi olan ne varsa inkar etmiş ve yaşarken cesete dönmüş birini demek istiyorum. Çünkü asıl kötüler herkesten nefret ederler bu kesin. Ama özellikle de kendilerinden nefret ederler. Birisi kendinden nefret ettiğinde bunu hissetmez misiniz? Bu onu yaşarken öldürür. Kendi olmanın bulantısını hissetmemek için kötü duygularını olduğu kadar iyi duygularını da uyuşturur.
218 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
*Spoiler İçerir*
. . . . . Kendi elleriyle öldürdüğü Ayesah'yı karşısında canlı bir şekilde gören Leydi Sylvia, olayın şokundan çıkamaz ve Ayeshah giderek üste çıkmaya başlar. Ayeshah'nın doğum gününün yaklaşması üzerine Carlo, büyük bir tören düzenlemeyi önerir, bu törende Ayeshah ile evleneceğini de duyurmayı planlar. Leydi Sylvia'nın oğlunu
Ayeshah's Secret Vol. 2
Ayeshah's Secret Vol. 2Jing Zhang · Changjiang Literature and Art Publishing House · 20134 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
İnsanlar kirletir bizi ve severken öldürür." İlk incelememe #Siyah laler John Steinbeck kitabında geçen bu şahane sözle başlamak istedim. Kitap başlı başına bir olay Aşkın (kişinin herhangi bir konuda gösterdiği caba) en saf ve güvenilir yanına değinmesi insanda umut uyandırıyor. Bunca kötülük içinde güven duygusunu aşılıyor insana. Kimi
Siyah Lale
Siyah LaleAlexandre Dumas · Antik Kitap · 201114bin okunma
Nefret
Nefret; duygular bağlamında değerlendirildiğinde bir körelme biçimidir ve Kendinden başka her şeyi öldürür.
Avrupa’da Türk olmak
Hayatım boyunca en çok nefret ettiğim adamla aynı çatı altında yaşıyordum ama işin garibi bunu oradaki doktor ve hemşirelere anlatmama olanak yoktu. Yalnız hastanedekile­re değil hiçbir lsveçliye, hatta hiçbir Avrupalıya anlatamaz­dım bunu. Çünkü anlamazlardı. Onların gözünde ikimiz de Türk parantezine alınmıştık. Adının başında Türk sıfatı ol­du mu ister faşist ol ister komünist, ister cellat ol ister kur­ban fark etmezdi. Bülent'in söylediği gibi insan Türk olduğunu Türkiye'de iken anlamıyor ve kendisini diğer insanlar gibi hissediyordu. Farklılıkları, birey özellikleri olan bir insan. Ancak yurtdışı­na çıktığı zaman anlıyordu ki Batı'nın gözünde iyi Türk-kötü Türk ayrımı bile yoktur, sadece Türk vardır. Öylesine baskın bir damgadır ki bu, bütün kişisel özelliklerinin üstüne çıkar, onları boğar, kişiliğini öldürür. işte şimdi ben de düşmanımla aynı kimliği, aynı varoluşu paylaşmak zorunda bırakılmıştım. Hastanedeki ve dışarıda­ki bütün lsveçliler bana bu adamdan daha yakın geliyordu, onlarla aynı değer ölçülerini paylaşıyordum ama ne yazık ki ben onlara yakın gelmiyordum.
Sayfa 170Kitabı okudu
443 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Yağmurcuk Kuşu/Kimsecik Üçlemesi 1.Kitap İncelemesi
Kitap Van bölgesinde doğup büyümüş bir kürt beyi olan İsmail Ağayı anlatıyor. 1.Dünya Savaşından sonra ermeni işgaline uğrayan bölgeden kaçan İsmail Ağa Şanlıurfa bölgelerinden geçerken adsız bir çocuk(ileriki bölümlerde adı Salman olacak) bulur. Çocuk yarı ölüdür. İsmail Ağanın annesi onu iyileştirir ve İsmail Ağa adsız çocuğu evlat edinir. Daha sonralarında Adanaya doğru giderken bir tütüncüye denk gelirler. Tütüncü onları Hasım Beyle tanıştırır. Hasım Beyle tanışan İsmail Ağa bir miktar parayla Adanaya gelir. Daha sonraları vali onları Adananın bir dağına sürer. İsmail Ağa tırnaklarıyla kazanarak buradada ağa olur. Salman adı verilen çocukta bu olaydan yararlanır. Aynı zamanda İsmail Ağanın hakiki bir oğlu olan Mustafa doğmuştur. Salmandan herkes nefret etmeye başlar bu olaylar dallanarak ilerler ve en sonunda Salman eskiden yapmayı sevdiği gibi onu koruyan babasını öldürür..... Kitap çok akıcıydı ama benim zamanım olmadığı için erken bitiremedim
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
in bu kitabına 10 üzerinden 10 veriyorum serinin diğer incelemeleri için beklemede kalın... İyi okumalar....
Yağmurcuk Kuşu
Yağmurcuk KuşuYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 2013983 okunma
Reklam
Doğru yolda ilerleyen herkesin eninde sonunda karşılaşacağı en büyük sorunlardan birisi aşk ve bağımlılık arasında belirgin bir fark olduğunun bilincinde olabilmektir. Göze aynı görünürler ama değildirler.Birbirlerine benzerler - ama farklıdırlar. Hatta, aslında, bağımlılığa kıyasla nefret bile aşka daha fazla benzer. Bağımlılık tam tersidir; nefretin üstünü örter ve ona aşk süsü verir, ve aşkı öldürür. Bağımlılık kadar, sahiplenmek kadar zehirli hiçbir şey yoktur.
"Her infaz, adaleti öldürür aslında çünkü hiçbir hayat öldürülmeyi hak etmez.Ben hapiste yediğim dayaklardan kurtulup hayatıma devam edebildiysem işkencecilerimi bağışladığım içindir.Bunu diğer işkence mağdurlarından öğrendim.Zincirlenip sıramı beklerken. Unut, demişti o bilge adamlar.Onlardan, onların bizden nefret ettiği gibi nefret etmek aklını kirletmekten başka bir işe yaramaz.Oysa dokunamayacakları tek şey odur."
Sayfa 705Kitabı okudu
"Gerçek bir kötü"derken,içinde iyi olan ne varsa inkâr etmiş ve yaşarken cesede dönmüş biri demek istiyorum.Çünkü asıl kötüler herkesten nefret ederler,bu kesin,ama özellikle de kendilerinden nefret ederler.Birisi kendinden nefret ettiğinde bunu fark etmez misiniz siz? Bu onu yaşarken öldürür.
Okurken kanım dondu
“Şimdi sana niye anlatıyorum bunları açıklayayım: Karşında El Kaide ile aynı kaynaktan gelen ve en az onun kadar tehlikeli bir kurulum olduğunu, bu kurulumun köklerinin, sahip olduklarını korumak için seni ve senin gibi milyonlarcasını bir hamlede öldürmeye hazır bir sisteme dayandığını; bu vahşilerin silahlarının hukuk, güçlerininse senin vergilerinle kurulmuş bu devletin kaynakları olduğunu bilesin ve kendine gelesin diye! El Kaide’nin, girdikleri köylerde tecavüz ettikleri kadınlara sonra cinsel organlarını keserek işkenceler uygulaması buradakilerin yanında uygar kalır. Bunlar, önce inandığın her şeyi yağmalar, çocuklarını öldürür, sonra sen bu vahşete seyirci kalamadın diye seni bir deliğe tıkar, yemeğine koydukları ince ayar radyasyonla kanser olmanı sağlarlar, seni izleyen herkese, Allah’a karşı geldiğin için acılar içinde olduğunu ibret olarak gösterir ve seni tedavisiz hapsederek dünyanın en acı veren hastalığının eline bırakırlar. İşkenceyle ölmekten çok daha ötesini yaşatırlar sana, sadece hayattan değil varoluşun kendisinden bile nefret edersin. Listeleri vardır, ismin bir kere girdi mi, bir de üstü çizildi mi bitersin”
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.