scienceblogs.com/loom Cari Zimmer'e ait bir blog sayfasıdır; evrim konusundaki bilgi ve tartışmaları içeren titiz, güncel ve iyi yazılmış bir kaynak. scienceblogs.com/pharyngula Bu, erişime açık, aydınlatıcı ve güncel blog sayfası, gelişimsel biyoloji profesörü P. Z. Myers tarafından yazılıyor. Bu zengin bilgi kaynağı izlenmeye değer. Hem Zimmer'in hem de Myers'in bloğu, en son keşifler hakkındaki bilgi ve yorumlar için de izlenmeye değer çok sayıda mükemmel blog barındıran scienceblogs.com adresinde yayınlanmaktadır. Sitede, bu kitabın konusuyla ilgili bloglar arasında Afarensis, Tetrapod Zoology, Evolving Thoughts ve Gene Expression da bulunmaktadır. tolweb.org/tree Hayat Ağacı. (Tree of Life) Projesi, bütün canlı gruplan arasındaki ilişkiler üzerine, düzenli olarak güncellenen ve güvenilir bir çalışmadır. Berkeley’deki UCMP sayfasında olduğu gibi, burada da evrim ağaçlarının nasıl hazırlandığı ve yorumlandığı hakkında öğretici kaynaklar bulunmaktadır.
Bağımsız bir varlık gösterip çılgıncasına bölünüp üreyen ya da doğru zaman ve yerde ölmeyen bir hücre düşünün. Bu tür hücreler vücudu ele geçirip işleyişini bozabilir. Aslına bakılırsa kanserin yaptığı da budur: Kanserli hücreler kuralları çiğneyerek bencilce bir işleyişe girerler ve bu arada ne üreme ne de ölümlerini içinde bulundukları bireyin ihtiyaçlarına göre ayarlarlar. Kanser, parçalarla bütün arasındaki temel gerilimi gözler önüne serer. Bizim örneğimizde bu gerilim, vücutları yapan bileşenlerle vücutların kendileri arasındadır. Parçalar, kendi kısa vadeli çıkarlarını gözetip kontrolsüz bölünürlerse vücudun yıkımına yol açabilirler. Kanser, genetik mutasyonların birikerek hücrelerin fazla hızlı çoğalmalarına ya da gerektiği biçimde ölmemelerine neden olduğu bir hastalıktır. Vücutlar ise buna cevaben bozuk davranışlar gösteren hücreleri ayıklayan bağışıklık tepkileri gibi çeşitli savunmalar geliştirmişlerdir. Bu kontrol noktaları ve savunmalar sonunda çöküp hücre davranışı kontrolden çıkınca, kanser ölümcül bir hal alır.
Sayfa 219Kitabı okudu
Reklam
Schopf ve ekibi, bulaşık makinesi boyutlarındaki bir kütle spektrometresi kullanarak, kaya parçasının içindeki taneciklerin ve iplikçiklerin karbon içeriğini incelediler. İplikçikler yaşamın karbon imzasını taşıyor ve bunun da ötesinde, en az beş farklı canlı tipini temsil ediyorlardı. Bunlardan bir kısmı fotosentezin ilkel bir biçimini kullanan canlıların karbon parmak izini taşırken, bir kısmı da metanı yakıt olarak metabolize eden mikroorganizmalara benzemekteydi. Eski Dünya'ya açılan küçücük bir pencere olarak düşünebileceğimiz Apex Çörtü, üç buçuk milyar yıl önce gezegen üzerindeki yaşamın çoktan çeşitlilik göstermeye başlamış olduğunu söylüyordu bize.
Sayfa 210Kitabı okudu
Hayvan ve bitki hücrelerine güç sağlayan organeller, içine yerleştikleri hücrenin çekirdeğinden çok, bakteri ve mavi-yeşil alglere benzerler.Bu gözlemlerden yola çıkan Margulis, yeni ve radikal bir evrimsel tarih kuramı ileri sürdü. Buna göre kloroplastlar serbest yaşamlı mavi-yeşil algler olarak işe başlamışlardı. Daha sonra başka bir hücrenin bünyesine katılmış ve ona enerji sağlayacak metabolik işçiler olarak görevlendirilmişlerdi. Benzer biçimde mitokondriler de önceleri serbest yaşamlı birer bakteriyken başka bir hücreyle birleşerek ona güç sağlama işini üstlenmişlerdi. Margulis'in geliştirdiği radikal fikir ise her iki durumda da farklı bireylerin yeni ve daha karmaşık bir başka birey oluşturmak üzere bir araya geldikleri yönündeydi.
Sayfa 205Kitabı okudu
Eski virüslere ait kırıntılar her yere yayılmıştır. Bazı hesaplamalara göre genomun yüzde 8'i ölü virüslerden oluşmuştur. Elde edilen son rakamlar, sayılarının yüz binden fazla olduğunu söyler bize. Bu fosil virüslerden bir kısmı gebelik, bellek ve son beş yıl içinde keşfedilen sayısız başka etkinlikte yararlı olabilecek proteinleri üretme işlevlerini korumuştur. Diğerleri ise genoma bağlandıkları yerde kalakalmış, çürüyüp gitmeyi bekleyen birer cesetten farksızdır.
Sayfa 175Kitabı okudu
260 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Evrim teorisinin temellerini oluşturan “ara formlar” hakkında yazılmış en başaralı eser. “Tiktaalik” olarak adlandırılan ara form canlının bulunması ile evrim teorisi başarısına bir yenisini daha eklemiş oluyor ve bu eser bu başarının detaylarını bize aktarmakta çok iyi! İkinci bir türlerin kökeni infiali yaratıyor demek abartı olmaz sanırım :) Piyasa da yeni baskısını bulmak biraz zor olabilir, ama pdf olarak da bulup inceleyebilirsiniz. Eserin yazarı da akıcı ve sade bir dil kullanarak bizi rahatlatmış.
İçimizdeki Balık
İçimizdeki BalıkNeil Shubin · NTV Yayınları · 2015214 okunma
Reklam
260 syf.
9/10 puan verdi
ah bilim sen nelere kadirsin
çok net hatırlıyorum bu kitabı ilk okumak isteğim zaman bulmam baya zor oldu,malum içeriği yüzünden sanırım türkiyede satımı artık yapılmıyor ben de bu kitabı o zaman diliminde keşfetmiş ve almak istemiştim bir şekilde aldım ve gerçekten en aptalına bile en iyi şekilde evrimsel sürecimizi ve geçmişimizi anlatan bir kitap bu kitap gerçekten insanın aklındaki bu konu hakkındaki şüphelerini siliyor lakin yeni soru işaretleri oluşturuyor ama bunlar sizi araştırma ve sorgulamaya iten faydalı soru işaretleri oluyor
İçimizdeki Balık
İçimizdeki BalıkNeil Shubin · NTV Yayınları · 2015214 okunma
'Bakmayı bilenler için vücudumuz bir zaman kapsülüdür. Açıldığında gezegenimizin tarihinden önemli anlara dair, okyanuslarda, nehirlerde ve ormanlarda geçmiş uzun bir maziye dair işaretlerle dolu olduğu görülür. Kadim zamanlardaki atmosfer değişiklikleri, hücrelerimizin doku oluşturmak için işbirliği yapmasını sağlayan moleküllerin yapısına yansımıştır. Kadim nehirlerin çevresel koşulları, uzuvlarımızın temel anatomisini şekillendirmiştir. Renkli görüş kabiliyetimiz ve koku duyumuz kadim ormanlardaki ve ovalardaki yaşam tarafından ortaya çıkarılmıştır.' (Neil Shubin)
Bizler, canlılar alemindeki diğer yaratıklardan ayrı değiliz; kemiklerimize, hatta genlerimize kadar bu alemin bir parçasıyız.
Tarihöncesi geçmişimize ait bu olgular, insanoğlunun, diğer canlılar arasında özel ve benzersiz bir yeri olmadığı anlamına mı geliyor? Tabu ki hayır. Aslında insanın kökenlerine dair bir şey­ ler bilmekle, sadece varlığımızın olağanüstülüğünü pekiştirmiş oluruz. Tüm bu sıradışı yeteneklerimiz, tarihöncesi balıkta ve diğer yaratıklarda ortaya çıkıp evrimleşen temel öğelerden doğ­ muş, ortak öğelerden benzersiz bir yapı ortaya çıkmıştır. Bizler, canlılar âlemindeki diğer yaratıklardan ayrı değiliz; kemikleri­ mize, hatta birazdan göreceğimiz gibi genlerimize kadar bu âle­min bir parçasıyız.
574 öğeden 381 ile 390 arasındakiler gösteriliyor.