Öncelikle yazar hakkında birkaç not düşmek isterim.
Fransadan ailesiyle devrim ordularından kaçıp Almanya’ya geliyor. Önce orduya katılıyor ama sonrasında kendisini bilime ve edebiyata veriyor. Bu öykü de zaten bu değişim zamanında ortaya çıkıyor. Adelbert’in asıl başarısı ise orta sınıfların gerçek davranış tarzını baştan sona çok inandırıcı bir şekilde yansıtmasından kaynaklanıyor.
Kitaba geçecek olursak. Gölge metaforu üzerinden harika mesajlar veren bir kitap. Kendi içinizde bir yolculuk yapmadan ya da felsefe ile en ufak bir alakanız olmadan bir tat almanızın imkanı yok. Hatta sıkılabilirsiniz. Benim hoşuma giden en sonunda sevgili Peter’in yazarımıza bıraktığı not oldu.
“Seni ise, çok sevgili chamisso, garip hikayemin muhafızlığına seçtim; benim hikayem, belki ben bu dünyadan göçtükten sonra senin sayende kimi insan için öğretici olabilir. Fakat sen, sevgili dostum, şayet insanların arasında yaşamak istiyorsan, her şeyden önce gölgeye saygı göstermesini öğren, para sonra gelir. Yalnızca kendini ve içindeki iyiliği dinleyerek yaşamak istiyorsan, o halde nasihate ihtiyacın yok demektir.”
İyi okumalar (: