Kitabı ilk okumaya başladığımda şöyle bir paylaşımda bulunmuştum : “Bu kitabı ben nasıl okuyacağım ki, her okuduğum paragrafta bir şeyler paylaşma hissi yaşatıyor, çevreme bakıyorum, kimle paylaşacağım ki kim beni anlayacak... Heyecanla bir iki deneme yapıyorum, tık yok... İnsanın içinde bir coşku uyandıracak bir düşünce fırtınası başlatacak bir
SEN HANGİSİYDİN?
Amerikalı bir kadınla konuşuyordu! Hem de ateşli ateşli!
“Koş koş, annem senin komşuyla sohbet ediyor.” dedim kardeşime.
“Yok artık, annem İngilizce mi biliyormuş?” dedi ve karşımızdaki manzarayı katıla katıla gülerek seyretmeye başladık. Bir müddet daha konuştular ve annemiz Amerikalı komşunun bahçesinden ayrılıp eve
Duymuyorsun
Oysa ne çok şey söyledim.
Ama sen çok uzaklardasın, gözden ırak
Her şeyi duyuyorsun, anlamıyorsun
Affedilmez bir günahtan daha yasaksın
Cennetten kovulmak bile kurtaramayacak
Yenilmek isteyeceğim yinede, her gün biraz daha
Zehirde olsa içeceğim kana kana,
Yok olsam bile duymayacaksın
Görmüyorsun
Çıkıp gitmek isteyeceğim,sensiz ağır