sakallarımı öpmekte şimdi tanımadığım gece
teninin coğrafyasında dörtnala süvarilerim.
Sayfa 21Kitabı okudu
susuyor ve çoğalıyoruz
katsayıları artıyor acıların
Sayfa 20Kitabı okudu
celladını dilinde taşıyor insan
Sayfa 19Kitabı okudu
ateşin dansı başlıyor dudaklarımızda
sonra sağanaklar
g i t m e s e n . . .
Sayfa 19Kitabı okudu
o kızın adı neden mayıs?
neden öyle akşamüstü kadar erken gitti?
ben bilmiyorum nisan teyze sen söyle
insan boğulduğu nehri neden sever?
Sayfa 18Kitabı okudu
dilim neden kürtçe'ye suskun, neden
bilmiyorum nisan teyze bilmiyorum
ama kuşların dili de bi' tuhaf ince.
Sayfa 17Kitabı okudu
omuzlarımdan tramvaylar geçiyor
üşüyen herkes kadar yalnızım
Sayfa 17Kitabı okudu
ve dikeniyle yüzleştiğinde gül
bahçivan ölmeye gider
ya ben nereye gideyim?
Sayfa 15Kitabı okudu
bir hoşçakalı çok mu gördü ne
sevgisizlikten öldü sanımca
çiçeklere su vermeli.
Sayfa 14Kitabı okudu
konuşmak artık eskitiyor beni
gecede başıboş kahkaha
dilimde terleyen sular.
Sayfa 13Kitabı okudu
'a gül seni camekânde görmüşler'
gibi bir türküde mi saklanırdı acı?
Sayfa 13Kitabı okudu
rüzgârda kırılan gül
peşimsıra uzunhava
pasaportsuzum.
Sayfa 12Kitabı okudu
içimde gidenlere ait bir boşluk büyüyor
noktasını yitirmiş ünlem gibi duruyorum
hayata karşı, mahçup.
Sayfa 12Kitabı okudu
denizlerine al, gölgende sakla
yoruldum artık
uzansam saçlarında uyusam
hiç uyanmasak
Sayfa 11Kitabı okudu
fakat öyle çok yalnız ve kalabalığız ki
kendimizden öte her yer gurbet.
Sayfa 10Kitabı okudu