giriş
Çay bitkisi ile onun etrafında oluşan kültürün Çin'den doğup yeryüzüne yayılması gibi, "çay" kelimesi de Çinceden dünya dillerine geçmiştir. Çin'de ekiminin en fazla yapıldığı Fu-kien bölgesi halkının konuştuğu Amoy lehçesinde t'e (theh); yönetici elitin kullandığı Mandarin lehçesinde ise ç'a (tcha) şeklinde telaffuz edilmektedir. Çayı
Sayfa 1 - Kapı Yayınları ☪ 1. Basım Ocak 2012Kitabı okudu
Rorschach'in doğuşu.
Anlatayım sana doktor. Sana Rorschach'ı anlatayım. "1956. Yaş 16. Çocuk yurdundan ayrıldım. Vasıfsız beden işçisi oldum. Konfeksiyonculukta. İş tahammül edilebilir ama tatsızdı. Kadın kıyafetlerine dokunmam gerekiyordu. 1962. Yeni Dr. Manhattan ürünleri bünyesinde özel bir kıyafet siparişi geldi. İki kat lateksin arasında akışmaz sıvılar olacak. Isı ve basınca duyarlı. Müşteri genç bir kızdı. Soyadı İtalyan'dı. Siparişini almadı. Kıyafetin çirkin olduğunu söyledi. Yanlış. Hiç de çirkin değil. Siyahla beyaz. Hareket ediyor. Şekil değiştiriyor... Ama hiç karışmıyor. Gri yok. Çok ama çok güzel. Kıyafeti kimse istemedi. Tam bana göreydi. Eve götürdüm. Lateksi yeniden mühürleyebilmek için kıyafeti ısıtılmış aletlerle kesmeyi öğrendim. Yeterince kestiğimde, kadına benzeyen tarafı kalmamıştı artık. Çok geçmeden sıkıldım. Kumaşı kullanacak bir yer yoktu. Sandıkta bıraktım. Unuttum gitti. İki yıl geçti. 1964 Mart. İşe giderken bir gazete bayisinde durdum, gazete aldım. İşte oradaydı. Manşette. Özel kıyafeti veren kadın. Kitty Genovese. 'KADIN ÖLDÜRÜLDÜ KOMŞULAR KILINI KIPIRDATMADI' Kadının adının bu olduğundan emindim. Tecavüz edilmiş. İşkence edilmiş. Öldürülmüş. Burada. New York'ta. Oturduğu apartmanın önünde. Neredeyse kırk komşu çığlıklarını duymuş. Ama kimse bir şey yapmamış. Kimse polisi aramamış. Bazıları izlemiş bile. Anlıyor musun? Bazıları izlemiş. İnsanların ne olduğunu o zaman anladım. Bütün kaçınmalara, kendini kandırmalara rağmen. İnsanlık adına utanç duyarak gittim eve. Kızın istemediği kıyafetin kalanını aldım... ... Ve böylece, aynaya bakacak yüzüm oldu.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
·
Puan vermedi
Crime Monastery
"The Name of the Rose” which is a post-modern work was written by Umberto Eco in 1980. It is a historical murder mystery. Umberto Eco is a medieval expert. The author deals with the Middle Ages in a fictional structure, while at the same time providing real information about the state - church-sects, along with his deep historical research.
The Name of the Rose
The Name of the RoseUmberto Eco · Vintage Uk · 199212,7bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Sevmek bir sanattır ve onu öğrenmenin en iyi yolu deneyimlemektir
Öncelikle elinize alacağınız kitabın 1954 yılında yayınlanmış olup, neredeyse yarım asırdan fazla bir süredir kendisini okutan ve 34 dile çevrilen bir kitap olduğunun bilincinde olmanızdır. Yapılan alıntılardan da yola çıkarak zannetmeyin ki "sevgi" hakkında beylik sözler söyleyen bir kişisel gelişim kitabıdır. Hayır! Tabiki de
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Say Yayınları · 202218,9bin okunma
Seyirci kalma etkisi
1964'te New York'ta 37 kişi, genç bir kadının cinayetine tanıklık etti ancak yalnızca bir kişi (gönülsüzce) sonrasında polisi aradı. Bu olay, psikologlar, Bibb Latane ve John Darley'i , insanların neden yardım etmediklerini veya müdahil olmak istemediklerini araştırmaya itti. "Seyirci kalma etkisini" keşfettiler; buna göre bir olaya seyirci kalan ne kadar çok insan varsa yardım önerme oranı da o denli düşmekteydi.Latane'nin "sosyal aylaklaşma" teorisine benzer şekilde, etrafta başkaları olduğu sürece, bireyler kişisel olarak daha az sorumluluk hisseder.
Sayfa 220Kitabı okudu
19.19
8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ TARİHÇESİ: 8 Mart 1857… Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde bir tekstil fabrikasında yükselen alevler ve haklarını aradıkları için alevlerin arasında mahsur bırakılan kadınların acı dolu çığlığı, aslında bugünün direniş meşalesini de yaktı. ABD’nin New York kentinde, bir tekstil fabrikasında
Reklam
509 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.