Yine yaşlı gözlerle bir Bergusi kitabını sonlandırdım. Ne zaman ümitsizliğe düşsem, yok artık yapamayacağım, ben bu kadar güçlü değilim desem aklıma Filistin direnişçileri gelir. Utanırım, mahcup olurum düşüncelerimden... Çünkü yaklaşık on yıldan fazladır eşini, çocuklarını hatta ışığı görmeyen Abdullah Galip Bergusi her şeye rağmen umut etmeyi, mücadele etmeyi asla bırakmamış her daim dimdik ayakta, kalemi mücadelesine cephane etmiştir. Bu güzel kitabında; direniş mücadelesinde yeşeren ve harama bulaşmayan o safiyane aşkı, pes etmeyen mücadeleci ruhu, bitti denilen yerden yeşeren umudu ve en önemlisi de Filistin sevdasını "Yaban kekeğinde ve zeytininde" tasvir eden bu romanı şu sözleri ile sonlandırır: " Özgürlüğün temsilcisi olan, içinizdeki Mühendis'i sakın ola o karanlık hücresinde unutmayın!"