Nehir Tamkoç

Nehir Tamkoç
@nhrtmc
Öğretmen
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi-Türk Dili ve Edebiyatı
Ankara
23 reader point
Joined on February 2021
“İngiliz kanıyla Türk kanı bir mi madam?” “Mikroskop altında İngiliz kanı görmedim. Rengi bizimki kadar kırmızı mı yoksa mavi mi, bilmiyorum. Fakat Türk kanı ateş gibi sıcak ve kırmızıdır.”
Reklam
Çünkü hayat bana en korkak adamların iddiayla cesaretten bahsedenler olduğunu öğretti.
Nehir Tamkoç

Nehir Tamkoç

, is currently reading
%54 (121/224)
Ateşten Gömlek
Ateşten GömlekHalide Edib Adıvar
8.1/10 · 23.6k reads

Reader Follow Recommendations

See All
408 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 9 days
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë
8.1/10 · 42.4k reads
Reklam
Birisi kaldırım taşı gibi kullanılmıştır, ama altındır; ötekiyse gümüş gibi görünsün diye parlatılmış teneke.
Sayfa 265Kitabı okudu
Yalnız, ihanet ile şiddet iki ucu sivri oklara benzer; kullananları düşmanlarından beter yaralarlar.
Sayfa 213Kitabı okudu
İşin doğrusu, eninde sonunda insanın kendini düşünmesi gerekiyor, uysal ve iyi yürekli olanların bencillikleri zorba olanlarınkinden insaflı oluyor.
Sayfa 114Kitabı okudu
İnsan, karşısında dik başlılık görmezse, hiç huysuzlanıp hırçınlaşabilir mi?
Sayfa 113Kitabı okudu
“Kırlarda olsun, kentte olsun, vakit geçirmek için arkadaş arama hevesinden de hepten kurtuldum artık. Akıllı bir insan için en iyi arkadaş yine kendisidir.”
Reklam
Kendi ismini bilmeyen, kendi dilini yazmayan, düşmanlarını kardeş tanıyan bir millet yaşayabilir miydi? Buna imkân var mıydı?
Landfield, insanların iki tür tanışığı olduğunu söyler: Tehdit edici olan ve tehdit edici olmayan tanışıklıklar. Tehdit edici olmayan tanışık, bireyin davranışını değiştirmek istemez, onun duygularını, düşüncelerini, tutumlarını olduğu gibi öğrenmek amacındadır; bunun ötesine geçip, “Şunu şöyle yapmalısın!” demez ve bu nedense savunuculuğa yol açmaz. Tehdit edici tanışıklarla kurulan iletişimdeyse savunucu özellik kendisini daha sık gösterir.
Sayfa 172Kitabı okudu
İletişimde savunuculuk arttıkça ne konuşulduğu önemini yitirir, kimin konuştuğu önem kazanmaya başlar. Böylece bir sorunu çözmek, bir konuyu aydınlığa kavuşturmak amaç olmaktan çıkar, karşıdaki kişiyi rahatsız etmek, kalbini kırabilmek temel amaç olur. Sonuç olarak da konuşmaya başladıkları andakine oranla birbirine daha kızgın, daha düşmanca duygularla dolu iki insan ortaya çıkar; herhangi bir sorun çözülmüş ya da aydınlığa kavuşturulmuş olmaz.
Sayfa 169Kitabı okudu
Söz gelişi, aile yaşamında mutsuz olan kişi, aile içindeki uyumsuzluğu nasıl gidereceğini bilemez, bu konuda kendini yetersiz ve eksik hisseder ama buna karşılık kendini iş yaşamında yetenekli bulursa, aile mutluluğunu sağlamak için çaba gösterme yerine, kendini iş hayatına verir.
Sayfa 164Kitabı okudu
133 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.