"Sokrates bir doktor değildi, dedi kendi kendisine yavaşça: buradaki tek doktor ölümdür... Sokrates yalnızca uzun zamandır hastaydı..."
Sayfa 20Kitabı okuyor
"Şimdiye kadar, insanlığı ahlaklı yapmak için başvurulan her yol, bütünüyle ahlaki olmayan olmuştur."
Sayfa 56Kitabı okuyor
"Çünkü hiç kimse, kendisinin var olmasından da ya da şu anki haliyle var kılınmış olmasından da, ya da şu an içinde yaşadığı şartlarda ve ortamda yaşıyor olmasından da mesul değildir."
Sayfa 48Kitabı okuyor
"Tehlike, sessizlik ve kaygı, bilinmeyene affedilir."
Sayfa 45Kitabı okuyor
"Bilgelerin ittifakı, gerçeğin kanıtıdır."
Sayfa 11Kitabı okuyor
"Yaşamak...uzunca bir süre hasta olmak demektir."
Sayfa 11Kitabı okuyor
"Benim haklı olmam neyi değiştirir ki? Fazlasıyla haklıyım ve doğru yoldayım, bunu biliyorum. Ve yine biliyorum ki, bugün en iyi kahkahayı patlatan kişi, kahkahayı patlatan son kişi olacak."
Sayfa 9Kitabı okuyor
Eğer hayatın yalnızca "niçinine" sahip olursak, "nasılını" hiç bir zaman öğrenemeyiz. İnsan, yalnızca mutluluğun peşinden koşuşmaz.
Sayfa 6Kitabı okuyor
“Sokrates bile demişti ki ölürken: “Yaşamak, uzun süre hasta olmak demek..” Sokrates bile bıkmıştı. Neyi kanıtlar bu? Neye işaret eder bu?
“Ne önemi var ki benim haklı oluşumun?”
İnsanlara gönül indirmek, yüreğinin kapılarını herkese açık tutmak, liberal bir tavırdır, ama yalnızca liberal. Seçkin bir konukseverliğe yetkin olan yürekler, sıkı sıkıya çekilmiş perdelerinden ve örtülmüş panjurlarından anlaşılırlar: en iyi odalarını boş tutarlar. Neden mi? “gönül indirmenin” söz konusu olmadığı konukları beklemek için..
Sayfa 76Kitabı okuyor
Büyük adamlar da büyük zamanlar da içlerinde muazzam bir kuvvetin biriktiği patlayıcı maddeler gibidirler.
Sayfa 93Kitabı okudu
Eğitimin görevi ne olmalı?
- Tüm yüksek okul sisteminin görevi nedir?
- Bir insandan makine yapmak.
Sayfa 77Kitabı okudu
Ama ne çare! Başka bir yolunu bilmiyoruz kendimizi aşmanın.
Her konuşmada bir nebze aşağılama da vardır.