Milenedan Maxa,
İlk nişanlısını niçin sevdiğini, o kıza niçin bağlandığını sorarsanız şu karşılığı verir: "Çok çalışkandı, tuttuğunu koparan bir kızdı da ondan!" Hayır, hayır anlayamaz dünyayı, yabancısıdır yaşamın. Gizemci, sır dolu bir şeydir yaşam dediğimiz. Hiçbir zaman başaramayacağını sandığı bu "tuttuğunu koparan" olayına aklı durur, hayrandır, hem de insanın gözünü yaşartacak, çocuksu bir bilişsizlikle hayrandır. Kocamın beni yılda yüz kez aldattığını, beni ve başka kadınları avcunun içinde tuttuğunu anlattığımda, kendinden geçmiş, hayranlıkla yüzü aydınlanıvermişti...
Kahramanlık, yalan, korkaklık! Bir ereğe ulaşmak için, hiçbir insan yalnızlığını öne süremez, kullanamaz. Fakat korkunç bir ileriyi görme sezgisi içinde, tertemizdir; kimseye leke sürmek istemediği için zorlanmıştır bu yalnızlığa.
"Unutma, niteliğimin temeli: Korku!.." derken kendini ruh dünyasında serüvenine kaptırmış etkileyici bir yazar kadar bilge bir düşünür gördüğümü söylemeliyim.