Batu
@nihiladmirari
O kadar da sıkı okumam
letterboxd.com/simerania
#115076780
#119170214
7 kütüphaneci puanı
902 okur puanı
Mart 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Bu ülkede Atatürk ve Erdoğan'dan fazla kimi görebilirdim diyordum, Alper Gezeravcı'yı görecekmişim meğer.
Neden haber siteleri ve ana akım medya bazı olaylara ekstra duygu eklemeden konuşamıyor? "Hain darbe girişimi, asrın felaketi Maraş depremi...". Neden sade yaşayamıyoruz bu hayatı? Neden bir olayın adı, sadece o olayın adı olamıyor da başına sonuna kıçına bir şeyler eklemek zorundayız?
Gericilik Bitmiyor
Urfa'da bir okul kütüphanesinden çıkan bir kitap. Kitabın adı: 
Türkiye'de Gerici Akımlar ve Nurculuğun İç Yüzü, gayet laik ve tarikatları eleştiren bir içeriği var. İçine birisi şu şekilde notlar yazmış. Gülsem mi ağlasam mı bilemedim. İşin garibi, imlâsı çoğu öğrencimden daha iyi, bir iki kelime dışında hatası yok. Eskilerin yobazı bile güzel yazıyormuş.
Okur Takip Önerileri
Bir insan şarkılarda müzikten çok söze nasıl dikkat edebilir anlamıyorum. Böyleleri sapına kadar duygusal oluyor, uzak durun. Şarkı bu ya, müziksiz şarkı olmaz zaten, söz isteyen yallah şiire.
Yılmaz Güney'in oğlunun adı Yılmaz Güney'miş. Egona kurban çakma kral.
Bisküvi yemeyi yeni bıraktım. 10 yılı aşkın ağzıma kola sürmedim. Buna rağmen tek oturuşta 2 porsiyon kebabı gömüp kendimi sağlıklı diye düşünmek istiyorum.
Çalıştığım Okula Kitap Yardımı
Merhabalar. Şanlıurfa/Siverek'te görev yaptığım lise için kütüphaneye kitap toplayacağız. Okul maalesef kötü, çocuklar pek okumuyor. Yine de okuyan az ama öz öğrenci adına güzel bir kütüphane oluşturmak istiyoruz. Kitaplar var ancak eksikler bol. Kitapların çoğu çok kötü yayınevlerinden, özellikle Yapı Kredi ve İş Bankası gibi bilinen yayınların kitaplarına ihtiyaç var. İletiyi paylaşırsanız katkınız olur. Doğrudan kitap yollayabilecek veya dolaylı olarak başkasına yönlendirebilecek herkesin desteğini bekliyorum. Teşekkürler.
Nuriception
Doğu görevindeki bir öğretmeni konu alan Nuri Bilge Ceylan filmini, doğu görevini yapan bir öğretmen olarak bohem bir şekilde tek başıma izledim. Gelsin benim de filmimi yapsın.
Güneydoğu'da, il merkezinden uzakta bir yerde öğretmenlik yaptığınızda anlıyorsunuz ki Aamir Khan'ın "Her Çocuk Özeldir" tarzı zırva filmleri gerçeği hiç yansıtmıyor. Gerek çevre etmenler gerekse çocuğun ailenin dokuzuncu evladı olması sebebiyle kendi potansiyeli oldukça düşük kalıyor, açık söylemek gerekirse zekası pek de yüksek olmayabiliyor ve ailesi hayvancılıkla uğraştığından ötürü "hobi" adında bir şey de geliştiremiyor. Sonuç olarak öyle farklı, özel bir yanı da pek kalmıyor. İnsanlara duygusallık dolu hayaller satmayın.
Bazen okuduğum kitaplar beni kitap okumaktan soğutuyor. "Çok kötüler, berbatlar" anlamında söylemiyorum ama, o kadar vasat ve yavan ilerliyorlar ki insanın okuyası kaçıyor. Bu tür durumlarda kitabı yarım mı bırakmalıyım yoksa dişimi sıkıp bitirmeli miyim emin değilim.
Hayat pahalılığının, siyasetin oluşturduğu kutuplaşmanın, sıkıntılarımızın sebeplerini anlıyorum da ütü masasının en uygununun 600 tl olmasını anlamıyorum. Ütünün kendisi değil bu, alt tarafı uzunlamasına üçgen düz bir zeminin üstünde kılıf. Bu kadar yani.
Çöplük
Eskiden "her türlü bilgi değerlidir" gibi bir anlayış vardı, bilgi ve bilmenin değeri yüceltilen bir olguydu. Artık herkes bir şeyler biliyor, fakat bildiği şeyin içinin ne kadar dolu olduğuna göre bir düşünce sistemi üretiyoruz. Yani "bunu nasıl bu zamana kadar öğrenmemişim" değil, "bunu iyi ki bu zamana kadar bilmemişim/öğrenmemişim" devrindeyiz.
Daha göz yoran, daha bol yazılı bir arayüz yapabilir miydiniz acaba sayın 1k?