Can Kurt

Can Kurt
@nomadCK
Yaşatmak için savaş.
Paramedik
GATA Sağlık Astsubay MYO
İzmir
İzmir
133 reader point
Joined on January 2018
Şu anda okuduğu kitap
Peygamber efendimizden şöylece nakledilir ki : " Bu cihanda halka idarecilik yapanlar, mahşer günü huzura elleri bağlı getirilirler. Şayet adil imiş ise, adalet onun ellerini çözüverir ve cennete ulaştırır; yok eğer zalim imiş ise zulmü ellerini bağlar ve elleri boynundan zincire vurulmuş bir şekilde onu cehenneme götürür."
Reklam
Bazı kirler yıkanmakla temizlenir, Cahillik ise yıkanmakla geçmez.

Reader Follow Recommendations

See All
İlmin yararını ve bilgisizliğin zararını anlatır
İnsandaki bilgi kemikteki ilik gibidir. İnsanın süsü akıldır, kemiğinkisi ise iliktir. Bilgisizin hali adeta iliksiz kemik gibidir. İliği olmayan kemiğe talep olmaz. İnsan bilgi sayesinde insan olmuştur. Bilgisiz insan diriyken yitik sayılır. Bilgili insan ölünce dahi kalır adı. Bilgisiz biriysen ölmeden önce adın ölmüş demektir.
Mutluluğun tek numarası insana kötü bir geçmişi unutma gücü vermesidir.
Sayfa 164
Reklam
İnsanın hayatında öyle bir an gelir ki, kendisini gerçeklerden uzaklaştıran ne varsa ona meyleder.
Sayfa 156
İnsanları çektikleri acılar da eğitemeyecekse başka ne eğitebilir ki? Ama en iyisi bunlardan artık daha fazla söz etmemek. Kimi zaman, geçmişi unutmak değil, ama artık ondan daha fazla söz etmemek gerekir.
Sayfa 85
“Hiçbir şey Sakarya Savaşı’nı kazanmaktan daha zor, daha imkânsız olamaz!”
Sayfa 150Kitabı okudu
Cumhuriyeti sonsuza kadar güven altına alacak olan 102. madde alkış tufanıyla kabul edilmişti. Bu maddenin son fıkrası “ Cumhuriyet rejimiyle ilgili maddenin asla değiştirilemeyeceği, teklif dahi edilemeyeceğini” belirtiyordu. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu atalarının rejim konusundaki kararları böyleydi. Onca yoksulluk, çaresizlik içinde nice kan, can, gözyaşı, acı, emek pahasına kurulan Cumhuriyet’in ebedi olmasını istemiş, devletin temelini böyle atmışlardı.
Dünyanın hiçbir kadını, “ Ben vatanımı kurtarmak için Türk kadınından fazla çalıştım” diyemez…
Sayfa 679Kitabı okudu
Reklam
“Savaş gününde büyük serdar Kılıçla pehlivanın başını kesti Hançerle göğsünü yırttı Gürz ile ayağını kırdı ve kement ile belini bağladı” Büyük serdar, Lahurlu ressamın gözüyle M. Kemal Paşa’ydı. Bu muzaffer kahraman, köle, mihnetkeş, sefil ya da aç, bütün Doğulular için bir kurtuluş ümidi ve teselli kaynağıydı. Özledikleri kahramanı onda görüyorlardı.
Sayfa 511Kitabı okudu
Büyük Taarruza hazırlık
“Söz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Başkomutan Mustafa Kemal Paşa Hazretleri’nindir.” M. Kemal Paşa, her zamanki yerinde, ortadaki birinci sıranın sağ başında oturuyordu. Ayağa kalkar kalkmaz bir alkış tufanı koptu, konuşmaya başlayıncaya kadar artarak sürdü. Kürsüye çıkan bu çelimsiz insan, emperyalizmin bütün isteklerini içeren Sevr projesini Sakarya toprağına gömmüştü.
Sayfa 502Kitabı okudu
Hanedan için Türkiye, çok uzun yıllardan beri yalnızca İstanbul’du.
Sayfa 540Kitabı okudu
Saat 18.00’di. Yenilmez armada yenilmişti. Emperyalistleri, parayı, çeliği, makineyi, barutu, kader sanılan zavallılığı, aşağılık duygusunu, Avrupa önünde emireri gibi durma alışkanlığını yenmişlerdir.
Sayfa 180Kitabı okudu
“Ne kadar yoksuluz!” “Bu para değil akıl yoksulluğu.”
Sayfa 112Kitabı okudu
534 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.