“herkes nasıl da dikiyor yarasını hayret
herkesin çatlağında usta eliyle yapılmış bir sıva
ben bir iğneye geçip sonra bir yaraya
ben bir kuma karışıp sonra çatlağa
ben nasıl, beni kim, benimle niye”
“herkeste mangal gibi yürek var
herkes bıçak gibi, herkes çakı
ben de kara bir kömür taşıyorum göğsümde
dilim dilim ve oyuk
rüzgâr diş izlerimle dolu”
diş izlerimle dolu rüzgar