Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
413 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Pas Tuttum!
Evveliyetle söylenmelidir ki Huzur’u okumak iç nizamın düzenli işleyen çarklarına pas bulaştırmaya atılan ilk adımdır. Eğer öncesinden, benim gibi, iç nizamınız paslanmaya başlamışsa bu oluşumun daha hızlı gerçekleşeceğine inanılmalıdır. 1 günlük anlatı zamanının arasına sıkıştırılan 1 yıllık anlatılan zamanın; büyük bir aşkın gölgesinde koca bir
Huzur
HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,5bin okunma
“ Bize birer imkan gibi görünenlerin gerçekten birer imkan olup olmadığını, ya da kendilerini bize birer imkansızlık olarak sunanların gerçekten bir imkansızlık olup olmadığını henüz tam bilemiyoruz.”
Sayfa 18 - Metis YayınevleriKitabı okudu
Reklam
664 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
95 günde okudu
Tamamını okuman için biraz sabretmen gerekiyor sevgili okur. Okurken bir-iki-üç-dört-beş-altı-yedi-sekiz sabır taşı parçalaman muhtemel. Bu yazıda sana bu kitabı nasıl okumaya karar verdiğimi anlatacağım-tabii klavyem bana güç verdikçe. Sana yazı boyunca güzel sürprizlerim olacak-ama duyu organlarını sekiz açman gerek. Lafı uzatıp seni farklı
Tristram Shandy
Tristram ShandyLaurence Sterne · Yapı Kredi Yayınları · 2018302 okunma
Nurdan Gürbilek bakışı: “Okuduğu kitabı bir veciz söz bulmak üzere okuyan ya da her kapıyı açacakmış gibi duran cümlelerin altında toplanan bir okur kuşağı oluştu. Cümleler on beş dakikalığına bir yerde asılı kalıyor, birer kürsü ya da vitrin cümlesine dönüşüyor.”
“Dostoyevski’nin yoksullarından ne kadar farklı Tolstoy’unkiler. Dostoyevski’nin kendilerini hep başkalarıyla kıyaslayan, gözü yükseklerdeki yoksullarının, sonunda diz çökseler de Tanrı’nın adaletini sorgulamadan edemeyen kaybedenlerinin, yasaya meydan okuyan gururu incinmiş kent yoksullarının tersine Tolstoy’unkiler kötü koşullara şikâyet etmeden katlanır. Varlıklılarda yoksullarda olmayan bir şey vardır, diyordur Dostoyevski kahramanı; bu onları daha güçlü, daha bağımsız, daha başına buyruk kılar. Ben oraya nasıl ulaşacağım? Başına buyruk, sıradışı bir hayat sürmek için ne yapmalıyım? Tolstoy kahramanıysa tam tersini: Yoksullarda, varlıklılarda olmayan bir şey var. Ona nasıl ulaşacağım? Fazlalıklarımdan nasıl kurtulacak, kutsal sadeliğe nasıl ulaşacağım? Kendimi inançlı bir yoksula, ölümü sükûnetle kabul eden basit bir köylüye nasıl dönüştüreceğim?”
126 syf.
8/10 puan verdi
Sosyoloji Konu Seçiminde Hala Yok
Öncelikle bana kitabı hediye eden
Gökçe
Gökçe
'ye güzel bir notuyla beraber gönderdiği için çok teşekkür ederim. Kendisi Sosyoloji alanında mezun olduğu için kitap göndermek istemişti. Mezuniyetini kitap göndermek gibi ince düşünerek ve bunu uygulayarak yerine getirdi. Bu yüzden bu sitede minnettar kalacağım kalender
Vitrinde Yaşamak
Vitrinde YaşamakNurdan Gürbilek · Metis Yayıncılık · 2014776 okunma
Reklam
187 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Büyük şehir insanını büyüleyen aşktır, ama ilk bakışta değil, son bakışta aşk. Onu kendine çeken, şiirde büyülenme ânıyla örtüşen bir ebedi elvedadır. Böylece sone şok figürünü, hatta felaket figürünü sağlar." Filosof, tənqidçi, incəsənət tarixçisi Walter Benjamin bu əsərdə daha çox ədəbi tənqidə yer ayıraraq Baudelaire, Leskov, Proust, Brecht kimi yazarlar və onların əsərləri haqqında məqalələrə yer vermişdir. Kitab Benjaminin ədəbiyyat və sənət barədə yazılarının bir bütünü olaraq vacib yerə sahibdir. Amma qərb fikrinin təməllərini formalaşdıran yazarların və əsərlərin çox şəkildə istifadə olunması bu yazarlar və əsərlər haqqında məlumatın olmaması oxucuya həmin fikirləri anlamasını çətinləşdirə və ya maraqsız edə bilər.
Son Bakışta Aşk
Son Bakışta AşkWalter Benjamin · Metis Yayınları · 2012241 okunma
Bir zamanlar tesadüfen tanık olduğu bir cinayeti " güzel " olarak niteleyince Genet, karşısındaki soruyor: " peki siz, siz neden hiç cinayet islemediniz?" Genet fazla düşünmeden cevaplıyor: " büyük ihtimalle" diyor, " büyük ihtimalle kitaplarımi yazmış olduğum icin."
Türkiye'de vitrinler hiç bu kadar zengin, insanların alım güçleri hiç bu kadar düşük olmamıştı.
Sayfa 39
AHMET HAMDİ TANPINAR'ın öğrencisidir Yusuf Atılgan; Edebiyat Fakültesi'nde okuduğu sırada onun derslerine devam etmiş­tir. Tanpınar'a olan borcunu şöyle dile getirir sonradan: "... en büyük şansım üç yıl Ahmet Hamdi Tanpmar’ın öğrencisi olmam. Örneğin Recaizade'den Proust’a, Gide'e, iyi müziğe atlayarak anlattığı derslerin ve ara sıra özel konuşmalarımızın yazarlık mizacımda büyük etkisi olduğuna inanıyorum.”
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.