Nur ŞAHİN

Nur ŞAHİN
@nurrsss
Kendini yetiştirmeden şefini arayan nesil ekilmeden sulanan fidana benzese gerek.
Türk Dili ve Edebiyatı
Üniversite
Kocaeli
119 okur puanı
Mart 2021 tarihinde katıldı
331 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
"Bakabiliyorsan gör. Görebiliyorsan fark et." sanırım bu cümle beynimin bir köşesine kazılı kalacak. Körlük, okuduğum ilk Jose Saramago romanıydı ve tek kelimeyle harikaydı. Romanda en dikkat çeken özelliklerin başında isimsiz bir ülke ve isimsiz karakterler geliyor. Yazar romanda bize kişileri isimleri ile değil meslekleri veya
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,6bin okunma
Reklam
110 syf.
·
Puan vermedi
“Bugün anne öldü. Belki de dün, bilmiyorum .Bakımevinden bir telgraf aldım. ‘Anneniz vefat etti. Cenaze yarın. Saygılar.’ Bundan bir şey anlaşılmıyor belki de dün ölmüştür.” Albert Camus’un şüphesiz en çok ses getiren yapıtıdır ;Yabancı. Toplum ve toplumu oluşturan, insana dair ve insanlar tarafından oluşturulmuş değerlere uyumsuz
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2020112,4bin okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
"Yaşayışından rastgele bir yaprağını yazarak, iyi bir adam, doğru bir adam olan haşmet gülkokan’ı siz okuyucularıma tanıtmak istedim ki, günün birinde ona bir dükkânda, bir tanıdığın evinde yahut sokakta rast gelirseniz, yahut bir işimiz düşüp de dairesinde karşısına çıkarsanız, bilesiniz, konuşup görüşesiniz. Bir hizmetinizde bulunabilmek, işinizde size yardım etmek, size yararlı olmak için çırpınacak, elinden geleni yapacaktır. bizden istediği karşılık da, yalnız güler yüz, bir iki tatlı sözdür. " Memduh Şevket Esendal’ın" Mendil Altında kitabından Haşmet Gülkokan hikayesinden bahsetmek istiyorum. Haşmet Gülkokan, hepimizin hayatından biri. Belki de kendimizizdir. Yazar hikayeyi gözlemci bir bakış açısıyla yazmış. Sanki Haşmet Bey yazarın gözünün önünde yaşayışına devam ediyor da, yazar bir gölge gibi onu seyrediyor. Haşmet Gülkokan bir memurdur ve her gün iş çıkışı dükkan dükkan gezip eve götürmek için kese kağıdını doldurur. Kimi zaman ciğer alır kimi zaman balık alır kimi zaman salatanın fiyatına sitem eder. Bazen şekercide bazen bakkalda bazen de hal de insanlar ile çene çalar. Eve geç gitmekten endişe etmez çünkü karısı ne yaptıgını bilir. Haşmet Bey yoksulluğuna rağmen hayata daima gülümseyen, neşe saçan bir kahraman olarak çıkar bu hikayede. Yazar günlük konuşma dilini kullanarak dilde samimiyeti yakalamış bana göre. Sade ve anlaşılır bir üslup kullanarak her kesimin anlayacagı bir hikaye olmuş.. Benim en beğendiğim hikayesiydi Haşmet Gülkokan. Kim bilir belki de bir gün bir yerde Haşmet Gülkokan ile karşılaşırız çünkü o aramızdan biri. Kitapla kalalım..
Mendil Altında
Mendil AltındaMemduh Şevket Esendal · Bilgi Yayınevi · 2012483 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
96 syf.
·
Puan vermedi
Tolstoy, şüphesiz en sevdiğim yazarlardan biri ve bu kitabı tam bir ders niteliğinde. Her hikayede kendimize dönüp iç hesaplar yapacagımız hatta  her hikayenin üzerine düşüneceğimiz, kendimizi sorgulayacağımız bir şaheser. İnsan, Tanrı sevgisi, iyilik, doğruluk, açgözlülük, hırs, değer ve daha birçok duyguya yer vereceğiniz kitap okunacakların başında yer alıyor. Her cümlede içinizde hissedeceğiniz o ferahlama da kitabın ayrı bir özelliği. Çünkü bu kitapta iyi bir insana dair rastlanacak her şey mevcut. Yazar bu kitapta insanlığın neden yaratıldığını ve yaşamın ne kadar kıymetli olduğunu anlatmak istemiş. İnsanın doyumsuzluğunu ve ne kadar şeye sahip olursak olalım öldüğümüzde hiçbirine ihtiyacımız olmadığını vurgulamış. Bu kitap bu kadar kötülüğün içinde kalmış gizli bir hazine gibi. Bence birden fazla okunması gereken bir kitap. Hayatta bazı şeylerin öneminin farkına varmayı sağlamakla kalmıyor gerçekleri ve unuttuğumuz ya da göz ardı ettiğimiz şeyleri yüzümüze tokat gibi çarpıyor. Sahi insan ne ile yaşar? Kitapla kalalım "Allah beni 3 hakikati öğrenmem için Dünyaya yolladı. Allah'ın bana söylediği ilk soru şuydu. 'İnsanın kalbine ne hükmeder?' ve anladım ki insanın kalbine sevgi hükmeder. ikinci soru ise 'İnsana ne verilmemiştir ? ' İnsana kendi ihtiyaçlarının bilgisi verilmemiştir. ve üçüncü soru ise 'İnsan ne ile yaşar?' ve anladım ki İnsanın elinde hiç bir şey olmasa bile Allah sevgisi olsun yeter. Yani insan Allah'a inanmadan yaşayamaz
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019193bin okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
"Ah o umut! O hiç sönmeyen ama gerçekleşmeyen korkunç umut!" diyerek başlamak istiyorum bu romanı yorumlamaya. Toprak Ana, içinde tek bir topun, tüfeğin, tankın, savaşın veya çatışmanın olmadığı bir roman. Ama konusu "savaş". Sahi tüm bu kelimeler olmadan savaş nasıl olurdu? Savaşmanın kitabında bu kelimeler olmadan insan kiminle savaşırdı ki? Düşmanla mı? Sanmam. Bir kelime oyunu gibi Savaşı anlatacaksınız ama onunla ilgili tüm kelimeler yasak. Bu romanda Aytmatov o kadar güzel anlatmış ki bunu. Romanın konusuna gelecek olursak, İkinci Dünya Savaşı sırasında savaşta üç oğlunu, kocasını ve gelinini kaybeden bir kadının toprakla yaptığı söyleşi  ve Kırgız halkının gündelik  hayatını ve sorunlarını  dile getiren bir eserdir. Kitap ana karakter ve toprak ananın birbiri ile dertleşmesiyle başlıyor. Çünkü geriye kalan tek kişi topraktır. Herkes gitse de geriye kalan sadece toprak ana olacaktır. Bu kitabı okurken her sayfasında kalbinize inen bir yumruk hissedeceksiniz. O yumruk sana hayatın gerçekliğini hatırlatacak. Acı ve umut birbiri ile girift içinde kitabın sonuna kadar devam decek.ve sona yaklaştıkça şunları söyleyeceğiz içimizden, " Savaş! Savaş! Lanetler olsun sana!." Yazarın dili ve üslubuna değinecek olursam çok anlaşılır ve akıcı. Bir solukta okuyup bitirebileceğiniz eserler içinde. Ve bence herkesin okuyup kendi savaşının ne oldugunu düşündürecek bir eser. Neticede hepimizin hayatta küçük veya büyük bir savaşı yok mudur? Kitapla kalın...
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,9bin okunma
Reklam
Reklam