pazar kapalı
Ben pazarları açmıyorum Cumartesileri sabaha kadar uyumuyorum Yok kimseyle konuşmuyorum Sevap yapıp Tanrıyı sıkıştırmıyorum Rahman Rahim olan Allahın adıyla diyorum Evime girerken. Taşlar yerinde ağırdır O kız bizi hafif biri bellesin Gurur yaptım bir kere Gözümün yaşına bakmıyorum Ben pazarları açmıyorum İşim olmaz aşkla sevgiyle Üçgen peynir aldım biraz da kaymak Canım sıkılırsa Nutella yerim Enerjim yerine gelir Senin ne adın anılır bu evde Ne çıkarıp fotoğraflarına bakılır Yasaksın yasak. Ama nedendir hala cüzdanımda Peçete içinde saç tellerin saklıdır Neyi bekleyip atmıyorum. Bir şeylerin bittiğine inancım tamken Olmayacağını geri dönülmeyeceğini biliyorken İnsallah cüzdanımı çaldırırım ya da düşürürüm bir yerlerde. İnşallah bir tek resmi evraklara üzülürüm
Artık aramıyorum Mücella. İz sürüyorum. Sesler, renkler, kokular, yer gök iz sürüyorum. Kaybolan aranır. Oysa herşey yerli yerinde. Yer değiştiyse değişen yer onundur. Ben görmüyorum, ben uzağındayım diye o şey ne yabancı ne de kayıptır. Kayıp zannetiğimizin bilgisi bizde değildir sadece. O şey nefes alıyorsa yeryüzünün üstünde bir yerlerde.
Reklam
Uyumuyorum... Aniden kalkıp gece yarısı şiirler yazmak istiyor canım mücella. Yazıyorum da, öyle karanlığa bulanmış bir şiir. Sonra oradan da uzaklaşıyorum. Uzağa daha uzağa kendimden de uzağa. Şimdilerde yaşamaktan bile bıkmışım. Bedenim kurak bir toprak gibi bütün sularım çekilmiş. Bir kaç dörtlük yazmıştım beni böyle bırakıp gidenlere. Sana da yazdım bir kaç dize, gittin diye değil mücella, sevdim diye... Yürüyorum... Güneş aydınlatmıyor artık beni, ısıtmıyor sanki mücella. Yağmurlar bile kaçıyor benden Bu çirkin yüzü görmemek için, aynalar bile kaçıyor. Bir karanfil bile takamıyorum şimdilerde yakama, oysa en çok yakışandı o her şeysizlikle ovulmuş bedenime Şimdilerde yumruklarımı sıkıp bir devrimci gibi gezemiyorum sokaklarda. Şu koca dünyada silik bir nokta gibi duruyorum... Bir kitabın dipnotu gibiyim sanki bu hayatta. Neden hiçbir şeyi anlamlandıramıyorum. İçimden onca ses geliyordu uzun zamandır içim içimi çekiştiriyor sanırım. Bundan sonra gömdüm işte kalbimi toprağa.
Nutella gibi tatlısın Rabbim nazardan saklasın.
Açlık Oyunları
-Vay ayı vay... -(ağzı doludur) ne var abi ya şimdi de ayı mı olduk? -Olmaz mısın?Şizofrenik ayı.Ulan olum bu nasıl çeliskidir,nasıl açmazdır? -Ama abi napim bu da sunta gibi tek başına gitmiyor ki. -Yahu sen o etiformu kilona dikkat etmek için almadın mı?O nutella nerden çıktı? Eti formun üstüne nutella sürüp yemek nasıl bir açlığın eylemidir soruyorum sana? |e.ç.
Şeyhülislam Yahya Efendi-16/17.yy
Dil safdur kederden amma güler yüz ister Hub olmayana n'eyler ayine-i mücella Gönül kederden saftır, adeta parlak bir aynadır ama güler yüz diler. Güzel olmayana parlak ayna ne gösterebilir ki.
Reklam
821 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.