Peygamber 0-40 yaşlarındayken dünyada zulüm oluyor muydu? Oluyordu. 40 yaşını geçtikten sonra zulümler devam ediyor muydu? Ediyordu. Zulümler için ne yaptı? :) Hayatı doğru şekilde yaşamaya çalıştı... Çevresiyle ilgileniyordu... Yapabildiğini yapıyordu... Dünyanın birçok yerinde zulümler yaşanırken o yaşamaya devam ediyordu... Teknolojinin sizi getirdiği nokta sünnetleri terk! :) Teknoloji nimeti olsa belki daha çok sevap kazanırdı. :( Yoksa tek Müslümanları mı düşünüyordu!
O rahvan atları anlaşılır kılan sabahlarda göğsü kasvet sayrılarıyla çarpışıp delişmen çocuklarını azdırırken dünya şehrin çarşılarından esen telaş hıçkırıklarla akşamı karşılayan bir aldanış gibi babamın incinmiş sesine çökerdi. yatağına ilk kez akan bir nehrin hırçınlığıyla karın kapadığı rayları temizleyendi babam. bir nasihatin başlangıcındaki
Reklam
Biz ne yaptık?
Şiirler neden bu kadar güzel. Sanki herbirimizin derdini anlatırmış gibi. Belki de yazarlarda bu kadar aşıktı. Belki de hepimiz aynı seviyoruzdur. Bazılarımız içten sevse bile. Öylesine derin, öylesine tutkulu. Belki de kavuşamayanlar gerçek aşkı bulanlardı. Düşsene bi, seviyorsun ve severek ölüyorsun. Nifret etmeden, hayal kırıklığı yaşamadan.
Beğeni arzusunun gölgesinde siyaset
Sosyal medyanın, özellikle internet çağında doğan kuşakları beden ve akıl sağlığı açısından nasıl etkilediğini uzun süredir konuşup tartışıyoruz. “Güzel görün, iyi mekanlara git, pahalı kıyafetler giy ve hepsini paylaş” döngüsünden çıkmak giderek zorlaşıyor, bu döngü her geçen gün daha büyük kalabalıkları cezbediyor. Beğeni, sözde bir sınıf atlama
Yalnızlık
Gece mi güzeldi yoksa geceyi aydınlatan bir odada yalnız oturmak mı? Bilmem ki yalnızlığın somut olduğunu odadaki sesler eşyalar da bir nesne de olsa yok muydu bilemiyordum ama o kadar eşyanın arasında sesin arasında gerçekten yalnız mıydım evet diyorum çünkü eşyalar bile beni bu dünyaya tekrar bağlayamayacak kadar uzak duruyordu...
Boş vaatlerle kandırıldım, yaralandım En yakınım düşmanmış hep bana, anlamadım Bugün farklı, gerçekler günü, zayıf ruhların ölüm günü Bugün farklı, bugün hayata veda günü Özlüyorum eski yalanları, o gülüşmeleri Özlüyorum sahte olan her aydınlığı Özledim yaşanan her anı, ama bugün farklı Bugün veda günü, özlemeyeceğim artık bu dünyayı Yavaş yavaş çekiliyorlar yuvalarına Maskeleri yüzlerinde, vazgeçmeyecek hiç kimse Diyorum ya bugün farklı, vazgeçildi her şeyden Yalanlar düştü, hayatın bittiği bu noktada Bilmiyorum, neden bu kadar zordu mutlu olmak? Hak etmiyor muydu her ruh bir avuç gülümsemeyi Bu kadar mı yoksul, bu kadar mı sefalet içindeyiz Bir gülümsemek varlıktan da pahalı Pekâlâ bu zor olacak, vazgeçmek imkansız olacak Mutsuzlukla bir ömür çok mu kolay olacak? Bugün vazgeç, zayıf düş dünyaya Yarın olmayacak, artık kimin umrunda!.
Reklam
bunu 2.abdulhamitin theodor herzla 2 defa verdiği mecidiye nişanından ve filistin hariç osmanlının her yerinden toprak almalarına dair verdiği izinden mi anlıyorsun? 2.abdulhamiti indiren kadro kimlerdir? sadece onlar istedi diye mi indi yoksa zaten geliyor muydu gelmekte olan? git bir bak bakalım abdulhamit dönemindeki ermeni isyanlarına, balkan
Muhayyer

Muhayyer

@Muhayyer
·
30 Mayıs 23:29
Osmanlı' yı yıkarak Ortadoğu'nun kan gölüne çevrilmesine sebep olan İttihat ve Terakki kadrosu da en az İsrail kadar eli kanlı bir kadro benim için... Selanikten dönmeler ve masonlarla yaptıkları ihtilâl neticesinde Siyonizmin en büyük düşmanı 2. Abdülhamid'i tahttan indiren bu kadro yine en az İsrail kadar eli kanlı benim için...
peri tozu güncesi
önce birkaç parçaya bölünüp peşinden un ufak edilmiş bir taze -artık değil- bütünün muhtelif yerlerinden oymaya yeltenenlerden biri olarak yazıyorum: " kolay değildi -başta- " oyarak, özensizce inceltilmiş parçalar, ufalanabilecek raddeye getirildiğinde, biri çıkıp "dur" demedi. dense, duyulur muydu; dendi de, ikazlara sağır
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.