Okuyun, anlayın, paylaşın(tabii isterseniz), okutun.
Önyargıyı muhteşem şekilde anlatan bir yazı. "SEKSSİZLİK" ¶¶Günaha bulaşmadan kadın ya da erkek olunmuyor bu âlemde hekimbaşı. Bulaşmaya da değmiyor. Aslında yapmamız gereken hormonlarımızı görmezden gelmekti. Yapamadık; evdeki “vitrin”de Lacan vardı da biz mi okumadık? Cennetten zaten kovulmuştuk, cehennemde yer yoktu.
ÖYKÜLERDEN SEÇTİKLERİM
Uzun bir süredir öykü ağırlıklı okumalar yapmaktayım. Daha önce paylaşmış olduğum bir alıntıda yer aldığı gibi (#69389465), ben de herkesin bir öyküsü, şiiri, şarkısı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle okumuş olduğum 172 tane öykü kitabının içinden bana dokunan öyküleri bir ileti altında paylaşmak istedim. Bu
Reklam
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet'in Aziz Hatırasına Dünya tarihinin belki de en kanlı yüzyılının başında doğdu. Dönemin koşullarına göre oldukça varlıklı ve eğitimli sayılabilecek bir aileden geldi. “Üç yaşımda Halep’te paşa torunluğu ettim” der Otobiyagrafisinde. Paşazadeydi aslında burjuva karşıtı olmasına rağmen. Ancak çok kızardı kendisine “Paşazade” diye
Genelde bu saatlerde bir şey yapmam. Böyle söylediğime göre şimdi bu saatte bir şey yapıyorum demektir. Nasıl oldu da bu odaya girebildim, şaşkınım! Odamın duvarlarını sarmış kütüphaneme bakıyorum. Kitaplar tozlu rafların arkasında nizami bir bölük asker gibi dimdik duruyorlar. Öyle durmayı ben öğretim onlara. Kitaplara yaptığım tek kötülük bu olmuştur. Hepsini aynı düzene sokmak! Genelde bu saatlerde bir şey yapmam. Bunu seninle paylaşmak istedim. Evet, bu saatlerde bir şey yapmam. Aslında ben uzun süredir hiçbir saatte hiçbir şey yapmıyorum. Senin oturmaktan hoşlandığın koltuk halen burada. Şimdi hangi koltuk diye düşünüyor olabilirsin. Sen derken kimi kast ettiğimi de söyleyeyim. Seni kast ediyorum. Dikkatli oku lütfen. O yüzden koltuğu sen hayal et, az önce sözünü ettiğim kitapların ve masanın olduğu odayı hayal ettiğin gibi. Gördüğün gibi şimdi her şey daha net. O koltuğa hiç kimse oturmadı, biliyorum sen de oturmadın. Ben sadece seveceğini ve bir gün oturacağını hayal ettiğim için senin oturmaktan hoşlandığın koltuk halen burada dedim. Galiba artık hep bu saatlerde o koltuğa oturmanı, raftan bir kitap almanı ve uzun süre okumanı düşleyeceğim...
Stefan Zweig Üstüne Bir Deneme
Stefan Zweig çok karamsar bir adamdı. Üstüne üstlük oldukça da hiperaktif biriydi. Bu tespitlerimi bir yerlerden kesinlikle okumadım, tamamen benim fikrim. Peki neye mi dayandırıyorum bu savımı? Yazdıklarına elbette. Kitaplarının çoğu yüz sayfayı bulmaz zira.(Kurmacalarını kastediyorum elbette) Oysa, modern romanlar çağıydı onun yaşadığı
Bir İsra!l askeri yaşlı bir kadını yolda durdurur Nereye gittiğini sorar. Kadın evine gittiğini söyleyince, İsrail askeri o yoldan geçemeyeceğini söyler yaşlı kadın askerin yüzüne bakar "Burası benim ülkem, benim topraklarım. İstediğim yerden geçerim." "Hayır senin değil. Bizim ülkemiz burası" der asker. Kadın "Burası senin ülken ise bana dedelerinin mezarını göster o halde. Nerede senin dedenin mezarı? Yok. Ama benim dedem ve onlarında dedelerinin mezarları bu topraklarda. Biz burada doğduk, burada öleceğiz. Şimdi çekil önümden" der
Reklam
897 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.