288 syf.
·
Not rated
Çöllerden saraya uzanan yolculuk...
Uzak çöllerde annesi ile birlikte yaşayan ve kızgın kumların üzerinde özgürce dans eden Samara, Sarayın efendisinin hattatının onu keşfetmesi ile birlikte hayatı değişime uğrar. Hattat, Samara'nın annesine, kızının bedelini ödeyerek Samarayı alır ve Endülüste bulunan El Hamra isimli saraya götürür. Samara diğer 4 kızla birlikte yaşamına El Hamra da devam eder ve büyük zorluklar da beraberinde gelir. Babasından hatıra kalan kitaba sahip çıkmaya çalışması ile birlikte diğer yandan baskı altında kaldığı, aşağılandığı ve zorbalık gördüğü hatta, köle muamelesi gördüğü sarayda zorluklara göğüs germeyi öğrenir. Tabii gördüğü zorluklar karşısında güçlü durmayı öğrenmesi de cabası. Doğrusunu söylemek gerekirse iki başlarda sıkıcı gelen ancak sonlarına doğru anlam kazanan "Endülüs Sultanı" isimli romanı okumanızı tavsiye ederim. Her ne olursa olsun, birilerine köle olmanın ne kadar da zorluklarla dolu olduğunu ince mesajlarla hatırlatan bir kitap. O zaman sizi çok tutmayayım, şimdiden iyi okumalar...
Endülüs Sultanı
Endülüs SultanıMuriel Romana · Eftalya Kitap · 201325 okunma
316 syf.
·
Not rated
ADSIZ ROMAN 1864 / SEMA SOYKAN Sema Soykan'ın Adsız Roman adlı kitabını okudum. Alalı uzun zaman oluyor ama özellikle bekletip, bu dönemde okudum. Çünkü çoğunluğun bildiği gibi 21 Mayıs Çerkes Soykırımı (Çerkes Sürgünü) veya Tsitsekun'un yıldönümü. O yüzden ben de atalarımın uğradığı soykırımı bu kitabı okuyup, sizlerle paylaşarak
Adsız Roman 1864
Adsız Roman 1864Sema Soykan · Alfa Yayıncılık · 2018498 okunma
Reklam
Beren ile Luthien öyküsü
“Size Tinuviel’in öyküsünü anlatacağım,” dedi Yolgezer, “kısaca, çünkü bu sonu bilinmeyen uzun bir öyküdür ve artık Elrond’dan başka bu öyküyü eskiden anlatıldığı gibi, doğru dürüst hatırlayan kimse kalmadı. Bütün Orta Dünya öyküleri gibi güzel ama acık bir öyküdür, yine de içinizi açabilir.” Bir süre sessiz kaldı; sonra konuşmaya değil, yavaş
Şimdi birimiz buradan çıkacak, Kurtulacak. Çekildiğimiz fotoğrafları alıp bir çerçeveye koyacak, çerçeveyi bir duvara asacak, geçip karşısına bizi izleyecek. Zaman o anda donacak. Şimdi birimiz sağ kalacak ama solu ölmüş olacak. Birimiz, birimizin duvarına asılmış bir çerçevenin İçinde yaşlanacağız. Birimiz için şarkı bitecek, fakat her ikimiz de dans etmeyi bırakacağız.
480 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Herkese merhabalar... Bugün Miles Hıgh Kulübü serisinin üçüncü kitabında Elliot Miles'ın hayatını okuyoruz. Elliot Medya Grubunun CEO'su olarak çalışmakta ve kadere fazlasıyla inanıyor. Hayatının aşkını ilk gördüğü anda o kişiyi bulduğunu anlayacağına olan inancı tam. Beraber çalıştığı Kathryn ise onun hiç anlaşamadığı ve aynı ortamda
Kazanova
KazanovaT.L. Swan · Martı Yayınları · 2024117 okunma
NEDEN YAZIYORUM Mensur koşuk olarak kaleme aldığım eserlerimi paylaştığım bir site neden yazdığım ile ilgili bir yazı talep etti. Çok ilginç cümleler kurmuşum. Paylaşmak istedim. Hayatta nefes almak kadar önemlidir yazmak.. Yazmakta ki tek amacım yaşadığım toplumun ve insanlığın kulağına aydınlığı fısıldayan metinler bırakmaktır. Yazın
Reklam
70 syf.
·
Not rated
“Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiç bir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz geriliminin ürkünçlüğü kadar kötü değildir. “ Kelimelerin dans ediş şekline, cümlelerle oynamasına, üslup ve tarzına, kurgularına hayran kaldığım bir yazar Stefan Zweig’den KORKU Irene sekiz yıllık evli iki çocuk
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103.4k okunma
the last one,
İçimde koca bir boşluk var, tarifsiz ve anlamsız. Her sabah gözlerimi açtığımda, bu boşluğun içinde debeleniyorum. Yaşam denen bu oyunun bir parçası mıyım, yoksa sadece rastgele atılmış bir zar mıyım, bilemiyorum artık... Düşlerim bir zamanlar yıldızlar gibiydi, parlıyordu gecenin karanlığında. Ama şimdi, o yıldızlar kayıp. Gökyüzünde sadece
O zaman, buranın ve şu anın dürüst anlarında dans edelim ve dürüst bir şekilde yaşayalım. Geçmişe de geleceğe de bakma. Hayatlarımızın her biri, bir dans gibi anı tamamlar. Kimseyle rekabet etmemize gerek yoktur ve kimse varış yerlerine ihtiyaç duymaz. Dans ettiğin sürece, zaten bir yere varırsın.
Dans salonunun altından bir kez daha kitabı düşünerek geçerken aniden hayatımızın sona erdiğini anladım; yazmayı tasarladığım kitap onu gömmek için kazdığım bir mezardan fazlası değildi – onu ve ona ait olan beni gömmek için. Uzun zaman önceydi ve o zamandan beri yazmaya çalışıyordum. Neden bu kadar zor? Neden? Çünkü “son” fikrine tahammülüm yok.
Sayfa 176Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.