Sfenks, Typhon ile Echidna'nın bir başka canavar kızıydı. Bir kadı­ nın başına ve göğüslerine, bir aslanın bedenine ve bir alıcı kuşun kanatiarına sahipti. Acımasız ve insan eti yiyen canavar Sfenks, avıyla kedinin fareyle oynadığı gibi oynardı. En sevdiği oyun, avı­ na bir bilmece sormaktı. Sfenks, bilmecenin cevabını bulursa onu özgür bırakacağı na dair kurban ı na söz verirdi. Kurbanlarının çoğu yanıtı bulmaya uğraşır ama başaramaz ve canavarın midesini boy­ lardı. Sfenks Tebai dışındaki dağlarda yaşar ve gezginler ile kent hal­ kını taciz ederdi. Tebai'ye gelen Oedipus Sfenks'le karşılaştı. Ca­ navar onu durdurdu ve şu bilmecenin cevabını bulmasını istedi: "Sabahleyin dört ayak, öğleyin iki ayak, akşamieyin de üç ayak üzerinde yürüyen yaratık hangisidir?" Daha önce düşünüp yan ıtı bulamayanları n aksine Oedipus "in­ san" diye cevap verdi. i nsan "sabahleyin" yani yaşamının ilk yılların­ da, bebekken, emekler, dört ayak üstünde hareket eder; "öğleyin" yani yetişkin olunca iki ayak üzerinde yürür ve "akşamleyin" yani yaşlandığında baston kullanır. Oedipus doğru yanıtı vermişti. Sfenks o kadar şaşırdı ve öf­ kelendi ki kendini uçurumdan aşağıya attı. Böylece Tebai kenti kurtulmuş oldu. Minnettar kalan halk Oedipus'u kral yaptı ve kısa süre önce dul kalmış kraliçeleri iokaste'yle evlendirdi.
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
Reklam
. Özellikle İran'da, bilge bir büyücünün yalnızca ensest ilişkiden doğabileceğine dair çok eski bir popüler inanış vardır. Bilmece çözen ve annesiyle evlenen Oedipus'u aklımızda tutarak, bunu derhal, kehanetsel ve büyülü güçlerin, şimdiki zamanın ve geleceğin büyüsünü, bireyselleşmenin katı yasasını ve doğanın gerçek büyüsünü, bazıları çok büyük ölçüde bozduğu şeklinde yorumlamalıyız. Bir neden olarak ensest gibi doğal olmayan bir olayın daha önce meydana gelmiş olması gerekir. Doğaya muzaffer bir tavırla direnerek, yani doğal olmayan bir şeyle olmasa, doğayı sırlarını teslim etmeye nasıl zorlayabilirdik ki? Oedipus'un kaderinin korkunç üçlüsünde ifadesini bulan bu içgörüdür: Doğanın bilmecesini -iki türden Sfenks'i- çözen aynı adam, aynı zamanda babasını öldürüp annesiyle evlenerek en kutsal doğal düzenleri de bozmak zorundadır. Aslında mit bize bilgeliğin, özellikle de Dionysosçu bilgeliğin gerçek dışı bir iğrençlik olduğunu fısıldamak istiyor gibi görünüyor; bilgisi aracılığıyla doğayı yok oluş uçurumuna sürükleyen kişi, aynı zamanda kendi kişiliğinde de doğanın çözülmesinin acısını çekmelidir. "Bilgeliğin sınırı bilgenin aleyhine döner: Bilgelik doğaya karşı işlenmiş bir suçtur": Bu tür korkunç cümleler bize mit tarafından duyurulmaktadır; ama Helen şairi yüce ve korkunç Memnon Sütunu mitine bir güneş ışını gibi dokunur, böylece aniden Sophokles melodileri gibi ses çıkarmaya başlar. . . .
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
Tebai'ye gelen Oesipus Sfenks'le karşılaştı.canavar onu durdurdu ve şu bilmecenin cevabını bulmasını istedi"Sabahleyin dört ayak,öğleyin iki ayak,akşamleyin de üç ayak üzerinde yürüyen yaratık hangisidir?" Daha önce düşünüp yanıtı bulamayanları aksine Oedipus "insan" diye cevap verdi.İnsan" sabahleyin" yeni yaşamının ilk yıllarında,bebekken,emekler,dört ayak üstünde hareket eder ;"öğleyin" yani yetişkin olunca iki ayak üzerinde yürür ve" akşamleyin"yani yaşlandığında baston kullanır.
Sayfa 182Kitabı okudu
Sfenks
Tebai'ye gelen Oedipus Sfenks'le karşılaştı. Ca­navar onu durdurdu ve şu bilmecenin cevabını bulmasını istedi: "Sabahleyin dört ayak, öğleyin iki ayak, akşamieyin de üç ayak üzerinde yürüyen yaratık hangisidir?" Daha önce düşünüp yanıtı bulamayanların aksine Oedipus "in­san" diye cevap verdi. İnsan "sabahleyin" yani yaşamının ilk yılların­da, bebekken, emekler, dört ayak üstünde hareket eder; "öğleyin" yani yetişkin olunca iki ayak üzerinde yürür ve "akşamleyin" yani yaşlandığında baston kullanır.
Sayfa 182 - Acımasız ve insan eti yiyen canavar Sfenks, avıyla kedinin fareyle oynadığı gibi oynardı. En sevdiği oyun, avı­na bir bilmece sormaktı. Sfenks, bilmecenin cevabını bulursa onu özgür bırakacağına dair kurbanına söz verirdi. Kurbanlarının çoğu yanıtı bulmayKitabı okudu
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.