Hayatında bir şiiri bile içselleştirmemiş biriyle yapılan her sohbet boş gevezeliktir.
Kendimi bulduğum o mısralar;
Evet, ilmektir boynumdaki ama ben
kimsenin kölesi değilim
tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya
tarantulaymış benim adım diyecek değilim
tam düşecekken tutunduğum tuğlayı
kendime rabb bellemeyeceğim
razı değilim beni tanımayan tarihe
Beni sinesine sarmayan
tabiattan rıza dilenmeyeceğim.
• İsmet Özel,
Of Not Being A Jew
İsmet Ö. "mataramda tuzlu su" şiirinde 'yakın yerde soluklanacak gölge bana yok, uzun yola çıkmaya hüküm giydim' derken; of not being a jew şiirinde 'indiğim yerde beni bir bekleyen yok,indiğim yerde biçilmiş ot gibiyim' diyor.Bu,hiç bir yere ait olamamanın sancılı anlatılışıdır.
İsmet Özel "mataramda tuzlu su" şiirinde 'yakın yerde soluklanacak gölge bana yok, uzun yola çıkmaya hüküm giydim' derken; of not being a jew şiirinde 'indiğim yerde beni bir bekleyen yok,indiğim yerde biçilmiş ot gibiyim' diyor.Bu,hiç bir yere ait olamamanın sancılı anlatılışıdır.
İsmet Özel, “mataramda tuzlu su" şiirinde 'yakın yerde soluklanacak gölge bana yok, uzun yola çıkmaya hüküm giydim'
“Celladıma gülümserken” şiirinde
‘Evi Nepal'de kalmış
Slovakyalı salyangozdur ruhum’ derken;
“Of not being a jew” şiirinde 'indiğim yerde beni bir bekleyen yok, indiğim yerde biçilmiş ot gibiyim' diyor.
Bu, hiç bir yere ait olamamanın sancılı anlatılışıdır.
‘Tıpkı bazılarımız gibi’
incindiğim halde hangi cehennemden yolunuzu buluyorsunuz diye bir Allah'ın günü gelip size sormadım. Buna mukabil aranızdan biri gelip münasebetsizce çarpar korkusuyla aldığım tedbirler her Allah'ın günü canımı burnumdan getirdi.