Keske,sana bir mektup yazsaydım.
Sende bana cevap yazsaydın aramızdaki öfke,kin bizi besleydi.
Birbirimizden ölesiye nefret etseydik ..
Konuşmasaydık,uzun bir süre sonra ''neden'' sorusu kaçınılmaz olsaydı..
Sanki birimizin son nefesi kalmışta,artık gerçekleri duymak istercesine baksaydık birbirimize..
Birbirimizi sevebilseydik(?)ne pahasına olursa olsun,bu hayattanlarımızı tehtit etse bile.
Şuan şimdi seni düşünüyorum,ne yaptığını nerde yaşadığını kiminle veya nasılsın tam bilmiyorum.
Bu beni deli ediyor,beni karmaşıklık için de bırakıyor seçeneklerim çok az..
Bir mektup yazsaydım sana keske sende bana bir cevap yazsaydın böylelikle sen ve ben olabilirdik..
Belkide olamazdık..
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
Unutma ey talib, yeme içme orucu tutmak kolay, fakat hased kin nefret intikam öfke şiddet ihtiras orucu tutmak çok zor.
Dücane
Hayırlı Ramazanlar,
Unutma ey talib, yeme içme orucu tutmak kolay, fakat hased kin nefret intikam öfke şiddet ihtiras orucu tutmak çok zor.