Cenaze Töreni: Tercüman, Cumhuriyet ve Yeni Asya gazetelerinin 13 Aralık 1975 tarihli sayılarında "Nihal Atsız Bugün Toprağa Veriliyor" başlıklı haberler vardır. Atsız'ın vefatını herkes duymuş, cenazesinin 13 Aralık'ta kaldırılacağını herkes öğrenmiştir. Atsız, Reşide Sançar'a "Kimseye haber vermeyin. Birkaç kişiyle
Yurtsever ve Devrimci Hareketlere Katılışı
Yurtseverlik, halk sevgisi, ulus ve halk düşmanlarına karşı derin bir öfke besleme gibi özellikleri Fransız istilacılara karşı 2. Dünya Savaşı öncesi verilen mücadeleler ve okuduğu ilerici kitaplar yardımıyla kazanmıştır.
1940-1948: Öğrenci olduğu bu yıllarda yeraltı çalışmalarına Fransa'ya ve Japonya'ya karşı yurtsever grupları
Sayfa 155Kitabı okudu
Âdet böyleydi; onlara kader kurbanı deniyor, anlayış gösteriliyordu. Duvara “Kahrolsun hükümet” yazdığı ya da okulda Deniz Gezmiş şiiri okuduğu için anti terör yasasına göre örgüt elemanı gibi gösterilip otuz yıla mahkûm edilen gençler, öğrenciler gibi tehlikeli değildi toplum için.
:D
En gözde yardım konularından biri "Holokost eğitimi" idi. Eizenstat'a göre bu, "Çabalarımızın en büyük mirasıydı." (...)
Holokost Dönemi Servetleri Üzerine Washington Konferansı'nda konuşma yapan AJC yetkilisi David Harris, Yahudi gençlerin Nazi ölüm kamplarına yaptıkları hac yolculuğunun "derin etkisi" üzerine bir nutuk çekti. Forward, bu konuşmanın özellikle duygu yüklü bir bölümünü alıp kullandı. Başlık, "İsrailli Gençler, Auschwitz Ziyaretinden Sonra Striptizcilerle Eğlendiler". Gazetenin açıklamasına göre, uzmanlar, bu gençlerin "yolculuktan kaynaklanan olumsuz duyguları ancak striptizci kiralayarak atabildiklerini" açıklıyorlardı. ABD Holokost Anısı Müzesi'ne götürülen Yahudi öğrenciler de aynı dertten muzdaripti. Forward'a göre gençler, "etrafta koşuşturup harika zaman geçiriyorlar, birbirlerini daha iyi anlıyorlardı". Holokost endüstrisinin tazminat paralarını, Nazi ölüm kamplarından sağ kurtulanlar için "çar çur etmek" (Nahum Goldmann) yerine Holokost eğitimine aktarmasındaki bilgelikten kim şüphe edebilir?
Sayfa 150 - Kutadgu YayınlarıKitabı okudu
Öğrenciler, gençler! Atatürk'ün gençliğe hitabesi işte bu günler için yazılmıştı. Siz sömürge evlâtları olmayacaksınız. Atatürk'ün ümidini boşa çıkartmayacaksınız. Yabancı dilleri de, ama önce kendi dilinizi, edebiyatınızı, tarihinizi iyi öğreneceksiniz. Bilim, matematik derslerinizi ortaokul ve lisede Türkçe anlattırınız, bu dersleri Türkçe kitaplardan çalışınız. Meseleler çözmeğe, düşünmeye absınız. Fen ve matematiği böylece iyi öğrenirsiniz; ezbersiz. Sonra bildiğiniz konunun İngilizce, Almanca, Rusça her ne yabancı dilse, terimlerini öğrenmek birkaç günlük işten ibaret kalacaktır.
Büyükanne ve büyükbabalar, öğrenciler, bitkin görünen genç evliler ve sırt çantalarını peşi sıra sürükleyen küçük çocuklar, alışveriş poşetleri ve Starbucks bardakları, bavul tekerleklerinin tıkırtıları, Greenpeace için imza toplayan gençler ve arka planda insani şeylerin uğultusu.
PEGASUS YAYINEVİKitabı okudu
Sadece yabancı ülkelere gitmiş olanlar , okulda okuyanlar , serseriler , yerel mafya ve birkaç kelime okuyabilen askerler siyasete karışır çünkü siyasete girdiklerinde bir şeyler kazanabilecek olanlar onlardır. Geri adım attıklarında kaybedecekleri bir şey yoktur. Yaygaraya katılanların yiyecek ekmekleri olur , yaygaraya katılmayanların olmaz. İşte bu nedenle bizim ülkemizde devrim bir çeşit meslektir. İşte böyle yaygarayla uzun yıllar geçtikten sonra sonuçta iki olgu ortaya çıkmıştır : Birincisi siyasette sadece değişim olur ama reform olmaz. Bu nedenle de demokrasi fikri ne kadar yaygınsa halk o kadar fakirleşir. İkincisi ise ne kadar siyasi yaygara varsa gençler o kadar dar görüşlü olur. Öğrenciler siyasetle uğraşır ama bilgiye ilgi göstermezler. Gerçekten ülkeyi kurtarmayı samimiyetle istiyor olabilirler ama iktidarı ele geçirdikten sonra hiçbir şey beceremezler ! Çünkü sorunları çözmek için gerekli bilgi ve yeteneğe sahip değiller.
Sayfa 154Kitabı okudu
Öğretmenler! Atatürk size güvenmedi mi? Neredesiniz? Hangi kuvvet, hangi ücret sizi bir Türk çocuğuna ders verirken, yabancı dil dersi dışında, İngilizce konuşmaya zorlayabilir, teşvik edebilir? Derslerinizi Türkçe veriniz ki çocuklar konuyu iyi öğrensin. Onların kafasına her gün vurur gibi aşağılık duygusu, ulusal kimliksizlik aşılamayı kabul etmeyiniz.
Öğrenciler, gençler! Atatürk'ün gençliğe hitabesi işte bu günler için yazılmıştı. Siz sömürge evlatları olmayacaksınız. Atatürk'ün ümidini boşa çıkartmayacaksınız. Yabancı dilleri de, ama önce kendi dilinizi, edebiyatınızı, tarihinizi iyi öğreneceksiniz.
Sayfa 176Kitabı okudu
Kudüs'te Ramazan ayları renk cümbüşü içinde geçerdi, şimdi ise ortalık sönük; korku, içe kapanma ve fakirlik ürpertiyor. Fakirlik en zengin mülklere sahip Rum-Orto- doks Kilisesi'nin binalarına da yansımış. Gençler ümitsiz... İstatistiklerine göre Filistinli Arap öğrencilerin okulu terk etme oranı ve sayısı artıyor. İsrailli öğrencilerde ise terk oranı çok daha az; ama her iki tarafta da erkek öğrenciler kızlara göre daha gayretsiz. Okulu terk eden İsrailli erkek öğrencilerin oranları kızlara göre
üç mislidir. Bu toplum bir Ortadoğu toplumu... Toplumların üstü ile altı arasında uçurum büyüyor.
Sayfa 39Kitabı okudu
Eşitlik bilincinden ödün vermeyelim!
"Türkiye'de yıllardır kız öğrenciler tüm objektif sınavlarda erkek öğrencilerden daha başarılı! Buna üniversite giriş sınavları dahil. Ama kimi anatomik kimi kültürel safsatalara dayalı bir takım engeller yüzünden başarılı kadınların önüne cam bir tavan konulmuş. Özellikle kız çocuk yetiştiren tüm anne ve babalara, kız öğrencilere ders veren öğretmenlere, genç kadın profesyonellere mentorluk yapanlara ve tabii ki medyadan siyasete her alanda karar verici konumda olan yetişkinlere seslenmek zorundayız: Kızları rahat bırakın! Ailede çocuğun doğumuyla başlayarak her çocuğa kendi potansiyelini keşfetmek ve o potansiyeli hayata geçirmek için fırsatlar vermek zorundayız. Okulda öğrencilerin cinsiyetine bakmaksızın fırsatları her öğrenciye açmalıyız. Mesleğe başlayan her gence cinsiyeti ne olursa olsun sen başarabilirsin duygusunu bir mentor olarak vermeliyiz. Ancak bu şekilde her genç kendi potansiyelini keşfedip gerçekleştirme fırsatı bulur. Ancak bu şekilde bir toplum İhya olur. Ten rengine göre insanları sınıflama ırkçılığa, cinsel organa göre sınıflama cinsiyet ayrımcılığına yol açar. Tercih bizim!
Sayfa 144 - Doğan Kitap
