Bırak bu lafları Allah aşkına, ortalığı düzeltmek sana mı kaldı? diyor.
Ortalığı düzeltmek bana kalmadı ama memleket ahvaliyle alakadar olmaktan bu kadar sersemce bir çekingenlikle kaçan bu adamlar artık bende nefret uyandırmaya başladı.
Elimden her nesneyi almışlardı, zamanı bilmeyeyim diye saati, bir şeyler yazmayayım diye kalemi, damarlarımı kesmeyeyim diye bıçağı, hatta beni uyuşturabilecek sigarayı bile esirgemişlerdi.