Tamamını bitirmediğim halde paylaşmak istedim. Bu aralar 2,3 kitap birlikte okuyorum bu sebeble bitmiyorlar
Kitabı anlatacak olursak #abd de çok tutulmuş bir kitap. Basım yılı epey eski 1971 yılı zira. Bendeki 45.baskı.
Yazar kitabının #türkçe bulacağını öğrendiğinde;
"Sözlerimin bir gün Türkçe olarak okunacağı aklımın ucundan bile geçmedi." diyor.
Kirap yaşam #felsefe sinin okulsuzlaştırılması gerektiğini savunuyor ve Buna yürekten inanıyor.
Okulların devlet kurumu olmaktan çıkarılması gerektiğini söylüyor.
.
En çok ilgimi çeken bir kısmı anlatacağım;
*bir çocuğun, eşit nitelikte okul eğitimi hakkına sahip olmasıyla #zengi̇n bir çocuğun sahip oldukları farklıdır. Zira okulda, vermek istediğin birçok şeyi vermiş olsanız dahi, #fakir çocuğun evde ailesiyle muhabbeti, ailesinden gördükleri, mahallesi, yediği yemekten izledikleri filmlere, oynadıkları oyunlardan gezdikleri yerlere kadar birçok şeyleri apayrıdır ve bu eğitimde 'fakirdi ama başardı' olgusunu binde bir ihtimalle gerçekleştirir, diyor.
Haksız mı?
Bence değil.
Bir öğretmen olarak hele hak verdiğim çok nokta var.
Ki ben #gaziantep in kenar , fakir diye adlandırılan semtinde çalışan biri olarak şunu diyebilirim ki,
okulda bizim, "yaparsın, aslanım , başarırsın, onlardan neyin eksik.. " dememizin cevabı tam olarak şudur : para, kültür, ortak paylaşım.. Bunlar eksik.
Hayalleri mahallenin ötesini geçmiyor.
Geçen yok mu var elbette ama bunların da yarısı yolda vazgeçecek, yarısı vazgeçirtilecek.
Bir iki tane kalan ise o mezun ettiğimiz 500 öğrenciden bir iki tanesi..
***bununla beraber o bir ikisi için okula gerek ve ihtiyaç var mı?
ELBETTE