"Okumak bir görev değildir, sonunda kim bilir hangi şifayı bulacağımızı umut ederek başımıza diktiğimiz bir kadehtir."
Dış dünyayı okumak ise, ibretle bakan herkese aslında kolay bir eylemdir. Yeter ki ülfet ve alışkanlıkların belasına takılmadan dikkatli, bilinçli farkında olarak, uyanık bir kalp ve kafa ile bakılsın. Yoksa bir şey anlamadan boş boş bakanlar, bu kitaptan da bir şeyler anlamazlarsa başkalarını suçlamasınlar.
Reklam
“Şimdi istiyorum ki sabahtan akşama kadar odamızda oku­yalım, okuyalım. Okumak hiç bitmesin…”
Sayfa 92 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Buna göre okumak üç türlüdür: 1. Kitaplardan, yazılardan, 2. Dış dünyadan (âfâktan), 3. İç dünyadan (enfüsten), yani kalpten. Her üç okuma da kıymetlidir ve biri diğerine mani değildir.
Gideceğiniz yer neresi olursa olsun, başınıza neler gelirse gelsin kitaplara sığınmaktan vazgeçmeyin. Okumak, ruha can verir.
Reklam
Yazmak ve okumak... Bu iki eylem,cemiyet hayatımızın dengesini, insanların ihtiyacını ve mayınlı yollarda tehlikelerin farkındalığını göstermek ve açıklamak içindir.
“Taşa, madene, ahşaba, kile, kemiğe, papirüse, kâğıda ve nihayet ekrana yazılan, serilip serpilen işaretleri okumak, önce seslendirmeyi, sonra da o seslerin karşılığını zihinde canlandırmayı içermektedir. Okuma, hiçbir zaman papağanca bir yineleme değildir, olmamalıdır.
Okumak işte böyle bir sihirli hayatı yaşamaktır. Evet, zevki, büyülenme derecesinde yaşatan harika bir şeydir okumak . . .
Müthiş bir şeydir okumak gerçekten de!
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.