Karnımızı doyurmaya verdiğimiz önemi az biraz da zihnimizi doyurmak için vermeliyiz (diye düşünüyorum ben).
Kapitalist düzenin aldatmacalarından sadece biridir bu: karnınızı doyurun, başka da bir şey düşünmeyin; biz sizin yerinize düşünürüz! Ne büyük bir hezeyan... Düşünmeye fırsat verilmeyen, karın tokluğuna çalışan insanların olduğu bir düzen!
Bizler bu sistemin çarkları arasına sıkışmaktan kurtulamamış bireyler olarak çocukları en azından bu cendereden uzaklaştırma misyonunu en güzel şekilde yerine getirme sorumluluğunu taşıyoruz.
Düşünmekten ve çocukların düşünmesinden korkmayın; soran ve sorgulan çocuklar yetiştirmekten geri durmayın... Muhteşem çalışan beyinleri sınırlar koyarak daraltmayın. Bırakınız sorsunlar, bırakınız sorgulasınlar
Kitap, ebeveynlerin cevap vermekte zorlandıkları sorulardan bahsediyor. Bu tür sorular karşısında ebeveynler ve öğretmenler nasıl aksiyon almalı bu konuda yol gösteriyor. Kitapta hazır cevaplar yok şimdiden belirtmek isterim. Ancak çocuklardan gelen soruların önemi ve değeri konusunda oldukça önemli hususlardan bahsediliyor.
Anne-babalar ve öğretmenler için okunası bir kaynak niteliğinde.
Mutlu okumalar
Filozof ÇocukJana Mohr Lone · Sola Unitas · 2017130 okunma
"Düzenim bozulur, hayatım altüst olur diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını!" der Şems-i Tebrizi.
Üzülüp ah-vah ederiz çoğu zaman planladığımızın dışında gelişen olaylar için. Peki bilir miyiz ki sonrasını? Tabi ki hayır... Üzüldüğüyle kalır insan; kalmamalı bence, akışına bırakmalı... Olması gereken olur, olmaması gereken olmaz. İyiye, güzele, mutluluğa gayret edilsin yeter. Gerisi an'da yaşansın; en güzeli bence...
Kitabımızın baş kahramanı porsuk da davetsiz gelen kokarca için çok fazla içerler, düzeni bozulup altüst olacak diye dertlenir. Öyle mi olur, bilemem:)
İsteksiz de olsa bir şans vermeyi zorunlu olarak kabul eder. Sonrasında evde bazı anlaşmazlıklar da olmaz değil ancak güzel gelişmeleri de yabana atmamak gerekir. Hatta belki güzel dostluklara da kapı aralar; kim bilir:)
İki zıt karakterin birlikte yaşama deneyimlerini bu güzel kitaptan okumanızı öneririm. Seviye olarak ilkokul 4. sınıf gayet uygun görünüyor. Hikâyesi, kurgusu ve anlatımı oldukça kaliteli. Bazı bölümlerin resmedilmesi hikâyenin zihinde canlandırılması adına okuyucuya büyük katkı sağlıyor. Okuyun, ruhunuza değsin...
Mutlu okumalar
Post-it de bunlardan biridir desem; ne dersiniz...
Aslında kitap bir mesleği konu ediniyor ancak dostluğu içerisinde o kadar kusursuz işliyor ki okuyucuya fark ettirmeden birçok güzelliği gözler önüne seriyor. Üstelik dostluğun bir diğer önemli ve bana göre en mükemmel yönü ise dostluğun bir çocuk ve yetişkin arasında gerçekleşmesi.
Hikayenin dostluk dışındaki diğer bir güzel yanı, insanların psikolojik ruh hallerini çocuklara aktarma noktasında harika bir iş çıkarıyor olması. "İnsanlar bazen zor zamanlardan geçebilir." alt metninin çocuklara hissettirilmesi de oldukça güzel bir detay olarak düşünülmüş.
Kitapta anlatılan mesleğin sunumu ise alkışı hak eden bir diğer husus. Bu da sürpriz olsun diyeceğim ama ipucu vermeden de edemeyeceğim "Kitapların okuyucuya ulaşmasında etkin rol oynayan gizli kahramanlar..." diyorum ve kitapla sizleri baş başa bırakıyorum
Seviye olarak 3. sınıf öğrencileri için ideal olduğunu düşünüyorum. Okuma becerilerine göre bir alt veya bir üst sınıf için de düşünülebilecek bir güzel eser.
Mutlu okumalar
Ağaç der ki; Gücüm güvenden gelir. Atalarımı hiç bilmem, her yıl benden doğan binlerce evladımı bilmem. Tohumun sırrını yaşarım sonsuza dek, başka tasam yoktur benim. Tanrı'nın içimde olmasına güvenirim. Uğraşımın kutsallığına güvenirim. Ben bu güvenle yaşarım...
Hayatın anlamına dair kafası sorularla dolu bir çocuğun çıktığı yolculukla başlıyor hikaye. Bu yolculukta sırasıyla karşısına çıkan köstebek, tilki ve at ile sıkı bir arkadaşlık bağı kuruyor. Aralarında geçen diyalogların tamamı sorgulama, düşünme, sevgi ve hayatın anlamı üzerine kurgulanmış. Çoğunlukla birbirleri ile soru cevap şeklinde ilerliyor. Sorulan sorular ve alınan cevaplar o kadar şahane ki okurken mest ediyor tabiri caizse...
İçlerinden bir tanesi şu şekilde;
+Büyüdüğünde ne olmak istiyorsun?
-"Kibar" dedi çocuk...
+"Başarının anlamı nedir sence?" diye sordu çocuk.
-"Sevmek" dedi köstebek...
+"Herkes biraz korkar." dedi at "ama birlikteyken daha az korkarız"...
Çocuklarda ufuk açıcı etkiye sahip olacak bir kitap olmakla birlikte büyüklerde de hayatı sorgulama etkisi yaratacağını düşünüyorum. Kitabın orijinal versiyonu okumuş birisi olarak kitaplıkların baş köşesinde yer alacak bu güzel eseri herkese yürekten tavsiye ediyorum.