Büşra'yı Üzmeyin
Büşra'yı Üzmeyin
@okuryazaroyuncu
Bir ev ne zaman 'yuva' ya dönüşür? Bir arada yaşamak 'aile' olmaya yeter mi? Fiziksel ve psikolojik şiddete uğramış bi kadın ve onun da oğluna buna aktardığı, devam ettirdiği bir şiddet silsilesi. Sebepleri sonuçları... Maruz kaldığı şeylerden arınmak istese de bunu başaramayan bir adam... Uzun zaman sonra tekrar ailesiyle yaşamak zorunda kalan ve bunlarla mücadele etmeye çalışan hep bir sorumlu arayıp o sorumlunun bedelini ödemesini isteyen yetişkin çocuk. Güzel bir kitaptı. Sadece olaylar hayli yavaş ilerliyordu. Her olayı adamın gözünden görmek onun ailesine karşı sempati duymamı engelledi. Çocuklarını bu kadar sevgisiz bırakmış olmalarından okuyucu olarak ben de karakter kadar etkilendim.
Spoiler içerebilir. Baştan uyarımı yapmış olayım. Kristin Hannah ve Ateşböceği Yolu kitabını da ilk kez okuyorum. Birileri bir yerlerde mutlaka okunmalı, çok güzel gibi önerilerilerde bulunmuş. Ben de buna güvenerek okumuş bulundum kitabı. Gayet akıcı ve kolay okunan bir kitap. Bana daha çok kitlesi 13-16 yaş olabilecek bir gençlik kitabı gibi geldi açıkçası. Kitap boyunca alıntı paylaşmaya değer bir satırına da pek denk gelemedim. Öneriydi, başlamıştım o yüzden de bitirmek zorunda gibi hissettim. Kitabın konusunda çok iyi bir dostluk hikâyesi olduğu yazıyordu. Ama ben bir tarafın manipüle ettiği, diğer tarafın sineye çekip idare ettiği bir ikili ilişki gördüm. Kate ve Tully nin arkadaşlığını, hayatlarını tüm o çocukluktan yetişkinliğe kadar olan bir hayat okuyoruz aslında. Ama benim özenip, gıpta ile baktığım, tatlı bulduğum bir hayat değildi. O liseli hallerimde okusaydım belki hoşuma gidebilirdi. Ama bugün bu yaşımda okuduğumda önereceğim bir kitap olmadı. Yine de okuyucusuna keyifli okumalar
İlk defa okuduğum bir yazar Ayşegül Genç ve kıymetli eseri Ceylan Uykusu. Her bir sayfasında ahlar çektiğim, derin bir nefes aldığım, duvara bir süre boş boş baktığım beni çok etkileyen bir kitaptı. Kimin yarasından başlasam deyip herkesin yarasından bahsetmiş, hiçbirimizi es geçmemiş gibi. Günlük hayatta hep karşılaştığımız insanların belki göz ucuyla bakıp geçtiğimiz, hatta bazen baktığımız halde göremediğimiz bir çok insan vardı sanki kitapta. Koca bir coğrafyayı 104 sayfaya sığdırmış gibi. Bu kitap bir iç döküntüsüdür. İç döküntüsünü toplamak isteyenlerin belki de birlikte dökmek isteyenlerin keyifle okuyacağı, kalemi güzel, derdi güzel bir sâdaydı bu kitap. Kıymetli kalemin hep kâğıdına ulaşsın, yazarımız daima yazsın. Okuyucusu eksik olmasın.
Reader Follow Recommendations
*Spoiler içerir.*
Reşat Nuri Güntekin'in Çalıkuşu romanının kendimce bir incelemesini yapmaya çalışacağım. Kitap 541 sayfadan oluşan aşk ile öğretmenliğin harmanlamaya çalışıldığı bir kitap. Yazıldığı döneme bakınca Reşat Nuri'nin o dönem için bir cumhuriyet kadını da oluşturmaya çalıştığını gözlemledim.Baş kahramanımız Feride'nin Beyrutta
