Bir kitabın daha sonuna geldim
Ayfer Tunç kaleminde okuduğum ilk kitap ve çok sevdim.Okumaya devam edeceğim...
Kuru kız tüm zamanların mağdurları üzerine , yenilikçi, ezber bozan bir roman.
Aptal olmak üzücüydü ama aptal görünmek özgürlüktü.
Taşrada annesi, babası ve oğlan kardeşiyle yaşayan kuru kızın hikayesine şahit olacaksınız. Oldukça
Nilgün Marmara, 29 Nisan'ın gece yarısında karanlığın içinde duygularını şöyle ifade ediyor; "Anımsadığım tüm sözcükler anımsadığım tek bir sözcüktü: 'Yara!' "
• İnsan zihninin kırılganlığını ve hayatın karanlık yollarındaki yalnızlığı derinlemesine anlatır Marmara. Her satır, onun ruhsal labirentinde izler bırakıyor, duygusal bir kitap olduğunu unutmayın..
Lütfen İz bırakan hatırasına saygı göstererek okuyunuz
KağıtlarNilgün Marmara · Everest Yayınları · 20161,111 okunma
Okunması kolay, çıtır çerezlik bir kitap. Ama duyguları pek hiss etmiyor insan. Yani yer yer ölen, sakatlanan, aşık olan karakterler var ama bunu pekte hiss etmiyorsunuz. Baş karakterler aşık oluyor, aralarında birşeyler geçiyor ama bunda bir detay, duygu betimlemesi falan yok. Detaylara pek dalmadan, güzel bi kaç saat geçirmek isterseniz okuyunuz.
Keyifli okumalar
Kendi tarih tezi unutulup gidiyor mu? Atatürk unutulmasını istediği halde hayır! Dalkavuklar Atatürk öldükten sonra devam ediyorlar.
Sonraları, hattâ maalesef başbakan bile olmuş bir profesör vardır, Şemsettin Günaltay; “Türk Tarih Tezi Hakkındaki İntikatların Mahiyeti ve Tezin Kat’i Zaferi” diye bir makale bile yazıyor Atatürk’ün öldüğü sene.
Nefes arkafaşlarının çöpçatanlığı yüzünden Hakan ile bir düğünde tanışır. Hakan ilk görüşte kızımızın dikkatini çeker ama o olay orada kalır. Sonrasında duyduğu şeylerden midir nedir Hakan'ı takıntı haline getirir. İnsat'dan takip eder. Ve mesaj atma cesaretini gösterir. Tabi Hakan beyfendisi burnundan kıl aldırmıyordur. Ama kader Nefes