Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Direnç kelimesi psikoterapide yaygın olarak kullanılan bir terim olsa da, bu kelimenin doğru ve yerinde bir seçim olup olmadığı hâlâ belirsizdir. Aslında direnç derken kastettiğimiz şey erken dönem ilişkilerden ya da travmatik deneyimlerden kalan örtülü anılardır. Bilinç düzeyinde fark edilmeseler bile, bu anılar, insanların dünyayı nasıl deneyimlediklerini ve bu deneyimlere nasıl tepki verdiklerini etkiler.
Sayfa 123 - Psikoterapi Enstitüsü Eğitim YayınlarıKitabı okuyor
Semptomların ortaya çıkışıyla elde edilen olumlu şeyler ya da semptomlar sayesinde kaçınılan olumsuz şeylerin tümüne ikincil kazançlar denir. Bu kazançlar semptomların korunmasına ya da güçlenmesine hizmet ederek danışanları değişime daha da fazla direnç göstermeye iter. İkincil kazançlar ile baş etmenin yolu danışanların ihtiyaçlarını daha doğrudan yollarla elde etmelerine yardım etmektir.
Sayfa 123 - Psikoterapi Enstitüsü Eğitim YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Halvet Der-encümen (Toplulukta Yalnızlık) Zâhirde halk, bâtında Hak Teâlâ ile olmak demektir. Allah Teâla'nın, "Ticaret ve alışverişin kendilerini Allah'ın zikrinden alıkoymadığı adamlar.." (Nûr 24/37) buyruğu bu makama işarettir.
"Doğmuş olmak bir referans mektubunu nereye ve kime götüreceğimizi bilememektir" -Nilgün Marmara
Sayfa 15
Hitler, bir ruh hastası. Onun derdi Avrupa’yla ya da bizle degil. O, yok ederek var olmak istiyor sadece...
“Yaşam boyu üç şeyin özlemini çektim: bir küçük ev, iyi bir eş, bir saksı fesleğen. Hiçbirine sahip olamadım,” diyen ünlü komu­tan kimdi? Aslında yaşam ne kadar basit, sevgilim, mutlu ol­mak için insana ne kadar az şey gerekli!
Reklam
“bugüne dek hiç bir haklı oluşumdan mutlu olmadım. çünkü her haklı oluşumun özünde acı, buruk ve bir hüzün hikayem vardı. haklı olduğum her konuda haklı olmayıp mutlu olmak isterdim. çünkü mutlu olmak, haklı olmaktan her zaman daha güzeldi.”
“Adalet uygulanmıyorsa, namussuzluk örtbas ediliyorsa ve inançlarını koruyan insanlar acı çekiyorsa, sizin gerçekliğiniz ne işe yarıyor peki?"...."Bak, dinle beni,” dedi Furi." Sana hiçbir zaman gül bahçesi vadetmedim ben. Hiçbir zaman kusursuz bir adalet vadetmedim...ve hiçbir zaman huzur ya da mutluluk da vadetmedim. Sana ancak bütün bunlarla savaşma özgürlüğüne kavuşmanda yardımcı olabilirim. Sana sunduğum tek gerçeklik savaşım. Ve sağlıklı olmak, gücünün yettiği kadarıyla, bu savaşımı kabul edip etmemekte özgür olmak demektir. Ben yalan şeyler vadetmem hiç. Kusursuz, güllük gülistanlık bir dünya masalı koca bir yalandır… üstelik böyle bir dünya çok can sıkıcı bir yer olur!"
Olumlu aktarımın çok büyük bir kısmının derininde olumsuz aktarım olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Direnç, kaygı yaratan bir şeye karşı oluşturulmuş savunma demektir. Kimi insanlar öfkelerini gülümseme ile kapatırken, kimileri de kırılganlıklarını öfke kalkanının arkasına saklarlar...
Sayfa 120 - Psikoterapi Enstitüsü Eğitim YayınlarıKitabı okuyor
Kahramanları kederli diye , bir roman da kederli olmak zorunda değildir .
Reklam
Kendini beğenmişlik, kendini gösterme peşinde olmak eziklik göstergesidir.
Her şeyken hic olmak; soyluların soylusu! Azcık cesaret.
Artık Aşk bir sevgi meselesi değil, Bir ihtiyaç meselesi. Yani neyi sevdiğinle ilgili değil, neye ihtiyaç duyduğunla ilgili. Gel gör ki; sana ihtiyacım var cümlesi, seni seviyorum kadar masum değil sanki. Hep kendi çıkarını kollayan bir yanı var. ve işin kötüsü kimse kimseye muhtaç olmak istemiyor. Allah kimseye muhtaç etmesin diye dua etmiyormuyuz. ve şimdi bu sevda işine bulaşan herkes kendi sessizliği için de yanlız ve galiba artık hepimiz kendi yanlızlığımıza aşığız. ve bazen o yanlızlığı başkalarıyla aldatıyoruz. ve Allah a şükür kimseye muhtaç değiliz. yani sevgi de acı Ali artık Ayşe yi sevmiyor ihtiyaç duyarsa arar... - Yılmaz Erdoğan -
Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman, Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü.
" Günahkârca bile olsa aşkı tatmış bir kadının çocuğu olmak ne güzel bir duygudur kimbilir. "
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.