Tek, uzun bir sıraydı ırgatlar. Alacalı bulacalı tespih
taneleri gibi... Dümdüz ovada insanlar küçücük
karıncalar gibi kalıyorlar. Uzaktan bakınca bu pamuk toplayanlar hiç kımıldamıyorlar, öyle duruyorlar. Öyle,
alacalı bulacalı bir çizgi, o kadar. Cansız, kıpırtısız sessiz.
Sanki bunların işi yalnız sarıya, koyu yeşile, pırıltıya, toza dumana kesmiş ovayı başka türlü nakışlamak.