320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Şimdi ben neden 5 puan verdiğimi de açıklayayım :) Açıkçası kitaplığımda tüm kitapları olmasına rağmen bu John Green'in okuduğum ilk kitabı oldu ve neden herkesin yazarı bu kadar sevdiğini anladım. Kitap konu olarak basit gelecektir ama cümleler ve iç düşünceler olarak çok güzeldi. John Green o kadar güzel cümlelerle süslemişti ki kitaptan
Kağıttan Kentler
Kağıttan KentlerJohn Green · Pegasus Yayınları · 20133,312 okunma
216 syf.
7/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Tatlı bir cildi var ve kapağı eğlenceli. İçeriği ise hoş. İlginç bilgiler bulabilirsiniz. Mesela "Sıcak su ile soğuk suyu ayırt edebilir misiniz?" başlıklı bölümden olsun. Ufak bir deney var, çocuklarla da deneyebilirsiniz diyor. "İhtiyacınız olan tek şey üç büyük kâse, leğen veya kovadır. Kaplardan birini soğuk suyla, birini ılık suyla, birini ise sıcak suyla doldurun ve kapları bu sırayla yan yana dizin. Bir elinizi soğuk suya, bir elinizi de sıcak suya koyun, serinlik ve sıcaklık hisleri kaybolana kadar bir iki dakika bekleyin. Şimdi iki elinizi de ortadaki ılık su kabına batırın ve ellerinizdeki hissi tarif edin." İlk etapta soruyu okuyunca "e, herhalde ayırt edebilirim" diyor insan içinden ama sonra iş algıya geldiğinde olay yön değiştiriyor. Benim için okuması keyifliydi ama ben bir sağlıkçı olduğumdan bakış açım normal okurlara göre biraz farklı. İzlenimim kitabın akademik yönünün biraz ağır bastığı yönünde. O yüzden her okura tavsiye edemem.
Yaptığımız Şeyleri Neden Yaparız?
Yaptığımız Şeyleri Neden Yaparız?Joel Levy · Nemesis Kitap · 201639 okunma
Reklam
188 syf.
9/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Simyacı kitabını okumama öğrencilerim sebep oldu. Sürekli: “Hocam Simyacı çok güzel de mi? Hocam Simyacı’yı okudunuz mu?” gibi sorular gelince mecbur alıp okumaya karar verdim. Kitabı aldığım esnada kitabın beni kendine doğru çektiğini hissettim. Ciddi anlamda uzun süredir beni bu denli kendine çekebilen bir kitap olmamıştı. Açık okumaya
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 202365 okunma
536 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Banu Avar'ın konuk olduğu bir televizyon programında: "Bu kitap bir üniversitedir. Kim, hangi üniversiteyi bitirirse bitirsin, bu kitabı okumadıysa olmaz." dediğinde, kitabın ismini hemen hafızama not almıştım ve şuan itibariyle bitirdim. "Her sırtını sıvazlayanı dost sanma! Belkide bıçak saplayacağı yeri yokluyordur." sözünü duysanız aklınıza ilk olarak hangi ülke gelirdi? Ben amerika denilen illeti her zaman kansere benzetirim. Ve biz bunun tedavisini bulamadığımız sürece; hem güzel ülkemizi, hem de tüm dünyayı kasıp kavurmaya devam edecek bu illet! Ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilmeden, düşmanı tanımadan, onun stratejilerini ve geçmişte yaptığımız hataları görmeden düşmanla nasıl mücadele edebiliriz? Önce düşmanı tanımalıyız ki onunla mücadele edebilelim. Bu kitap, tam da bu sorulara cevap veriyor işte, asıl düşmanı tanımamızı istiyor! Siyasileri ve medyayı dahi avucunun içine almış istediği gibi kanalize edebilen, içimize kadar sızmış bir düşman! Amerikan emperyalizmini, "anlaşma" ve "yardım" adı altında ülkemizi nasıl "gizli işgal" ile işgal ettiklerini ve siyasilerin (özellikle 1947 yılı itibariyle) geçmiş dönemde verdikleri hatalı kararları gözler önüne seriyor. Maalesef ülke olarak nasıl bir bataklığın içinde olduğumuzu içiniz acıyarak okuyacaksınız.
Oltadaki Balık Türkiye
Oltadaki Balık TürkiyeM. Emin Değer · Kilit Yayınevi · 2012717 okunma
266 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
başlangıç ile bitişin örtüşmesine dair, roman şu paragrafla başlar: "kronik vicdan azabı, tüm ahlakçıların hemfikir olduğu gibi, hiç de istenmeyen bir duygudur. ... ne sebeple olursa olsun hatanızın üzerinde kara kara düşünmeyin. temizlenmenin yolu çamurda yuvarlanmak değildir." o beklenen sonda ise vahşi john, son anlarını derin bir
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202125 okunma
291 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir yanda "tanrısı ölmüş" vicdanı ölmüş bir batı öte yanda aklını cehalete,yarnını sonrasızlığa satmış bir doğu ve bir ümmet...İşte muhammed ikbal bu kitabında; var olan bu durumu doğu edebiyatı nın - bilhassa mesnevi esintileri görürüz-etkisiyle ancak yine kendine özgü bir şekilde ele aldığını görürüz.İkbal bu şiirlerinde İslam Devletlerinin çağa ve batıya karşı duyarsız tutumunun sebeplerine değinirken de bir takım öneriler sunmaktadır; "Kaderinde "bugün"kavramı yoksa eğer O ulus yarın kavgasına layık olamaz" diyerek kurtuluşun başlangıç noktasını belirlerken inancın bu noktadaki öneminie de; Dünyada biricik ve yegane olursun sen La şerike lehu yüreğine indiğinde mısralarıyla değinir.Ancak bu inanç sadece dilde ve şekilde kalırsa kurtuluşa ve ilerlemeye yine ulaşılamayacağını da ilave eder "Nereden bilsin o zavallı iki rekat imamı Ulus nedir ulusun önderliği nasıl yapılır?" "Yazık ki şu sırra vakıf değil molla da fıkıhcı da Karakterde vahdet yoksa fikirdeki vahdet de ham kalır." Ve daha gençlere, günlük hayata... dair bir takım öneriler ve şiirler. Ve de savaş ilanı Yani Çağa karşı savaş ilanı Kısacası ben gibi dindar geçinip "dini dar" olanların,islamiyeti yanlış anlayanların,çıkış yolu arayanların okuması gereken bir kitap ve takip edilmesi gereken modern zamanın modern dervişi bir alim bir şair Muhammed İkbal. İyi okumalar...
Musa Vuruşu - Hicaz Armağanı
Musa Vuruşu - Hicaz ArmağanıMuhammed İkbal · Hece Yayınları · 20134 okunma
Reklam
204 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.