Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir insanın içine korku salmak için kafasının uçurulacağını ya da buna benzer bir ölüm cezası verileceğini bildirmek bir insanın benliğini köreltme, bilincine zarar verme, onun son nefesine değin tek zenginliği olarak kalan, başkalarının kolay kolay anlayamayacağı insanlık değerini kökünden yok etme cezası yanında çok hafif kalır.
İmam, anlaşılan, daima kitap okuyan, kendini ilme vermiş bir adamdı. Adamcağız bizim geleceğimizi haber alınca, köyden kaçmıştı. Çünkü, İngilizlerin, haber alırlarsa fenalık yapacaklarından korkuyordu. Kadın, derinin altından, General Wilson’un milliyetçilere yardım edenlere ölüm cezası vereceğini bildiren ilânı çıkardı. Kadın korku nedir bilmiyordu. Birkaç defa geldi. Alnıma su sürerken yüzümü de öpüyordu. Ben de: — Nineciğim, nineciğim, diye çocukluk günlerimdeki gibi onun boynuna sarılıyordum.
Reklam
Hiç kitap okumayan bir adam, Niçin merak eder seneye yazılacak kitapları? Bu dünyada bile yaşamayı beceremeyen, Niçin merak eder başka gezegenlerde ki hayatı? Geçmiş ve bugün ne zaman bitirildi ki gelecek sorgulanıyor? İşler hala kalleşçe hal ediliyor ikili ve uluslararası ilişkilerde. Her ülkenin sınırları, dost ve kardeş düşman ülkeler. Doğru düzgün bir top bile oynayamıyorlar kavgasız. Oyunları savaş gibi görenler, savaşı da oyun gibi görüyor elbet. Aynı kadına sevdalananlar birbirini vuruyor, aynı şeyden nefret edenler, can ciğer arkadaş. Bişeyi, bir kadını, bir erkeği yada bir ülkeyi sevmenin cezası ölüm bile olabiliyor bazen..
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
George Orwell Hayvan Çiftliği romanı ile aslında politikanın gerçek yüzünü hayvanlar üzerinden herkesin anlayabileceği bir dille anlatıyor. Birçok ülkede sansüre uğramış, İngiltere ve Amerika da bile engellenmeye çalışılmış, bazen ise konusu değiştirilerek sunulmaya çalışılmıştır. Buna rağmen gerçek konusunu korumuş ve birçok insanın
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,6bin okunma
İntihar iki korkunun savaşıdır; ölüm korkusu ve sizi ölüme iten şeyin korkusu. Güçlü olan taraf her zaman kazanır. Ve eğer kaybederseniz, cezası ölümdür.
1002 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
61 günde okudu
Karamazov Kardeşler
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski 1821-1881 yılları arasında yaşamış, ciğer kanaması nedeniyle 59 yaşında vefat etti. Yazar, denemeci ve gazeteciydi. Dünya edebiyatının en büyük romancılarından biri olarak görülmektedir. Dostoyevski'nin eserleri on üç roman, üç kısa roman, on yedi kısa öyküden oluşur. Dostoyevski'nin hassas bir fiziksel yapısı
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 202034,5bin okunma
Reklam
"Tarih, baskı altında tutulmuş gerçeklerle doludur."
Sayfa 26
"Kamu düzeni sağlıklı bir ekonomi ister."
Sayfa 31
Komün yenildikten sonra tutuklanan diğer tutsaklar gibi aylarca berbat koşullarda tutulan Louise Michel, yargılanmaya başladığında mahkeme heyetinin yüzüne şöyle bağırıyordu: “Kendimi savunmak istemiyorum, kimsenin beni savunmasını da istemiyorum! Ben her şeyimle toplumsal devrime aidim ve yaptığım her eylemin sorumluluğunu kabul ettiğimi ilan ediyorum. … Beni generallerin infazına katılmakla mı suçluyorsunuz? İşte yanıtım: Evet, onlar halkın üzerine ateş etmek istediği zaman Montmartre’de olsaydım, bu türden emirler veren insanların üzerine tetiği çekmek için bir an bile duraksamazdım.” Hakkında ölüm cezası istendiği açıklandığında, “Mademki özgürlük için atan yüreğin yalnızca bir kurşun hakkı var, ben de kendi payımı istiyorum. Eğer yaşamama izin verirseniz intikam diye bağırmaktan vazgeçmem ve Af Komisyonundaki katillerden kardeşlerimin intikamını alırım. Eğer korkak değilseniz, beni öldürürsünüz” dedi. Ama onu idam etmeye cesaret edemediler ve ömür boyu hapis cezasıyla Yeni Kaledonya’ya sürgüne gönderdiler.
Sayfa 137 - c:2
İdam Edilen Beden
18. yüzyılın son çeyreğinde, cezalandırmada başvurulan bedensel yöntemler eleştirilmeye başlar. 1788'de, işkence -"öncelikli sorun"- Fransa'da yürürlükten kaldırılır. Yaşamanın ve ölümün krala bağlı olmasına karşı olan Beccaria, ölüm cezasının kaldırılması gerektiğini savunur. Ne var ki sesini tüm Avrupa'ya duyurduğunu söylemek oldukça güçtür. Felsefecilerin hepsi katılmaz onun görüşlerine. Bununla birlikte, birçok bilgili despot bu yeni duyarlılığa uyum gösterir. 2. Gustaf'ın İsveç'inde, 2. Yekatarina'nın Rusya'sında ve 2. Friedrich'in Prusya'sında ölüm cezası kalkar. "1782 tarihinde 2. Joseph'in ilan ettiği Avusturya Ceza Yasası'yla ölüm cezası yürürlükten kaldırılır"; kaldı ki, İmparatorluk'ta 1796-1803 yılları arasında dönem dönem yeniden uygulamaya konur.
Sayfa 293Kitabı okudu
Reklam
Hiçbir şey öfke kadar insan düşüncesini sapıtamaz. Öfkesine kapılıp bir suçluya idama mahkûm eden bir yargıça ölüm cezası vermekte kimse tereddüt etmez. Öyleyse neden babaları ve hocaları öfkeli iken çocukları dövmekte serbest bırakıyoruz? Bu artık eğitim olmaktan çıkıyor, öç alma oluyor.
·
Puan vermedi
Darağacının devrimlerin yok edemediği tek anıt olduğunu söylemiştik.Gerçekten de toplumu budamak,dallarını koparıp,kellesini uçurmak için gelen devrimlerin insan kanına doyduklarına nadir rastlanır,ölüm cezası ellerinden kolayca bırakmadıkları bir bıçaktır.
Victor Hugo
Victor Hugo
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son GünüVictor Hugo · Can Yayınları · 2019119,8bin okunma
Hayal gücüm hep bir şenliğin coşkusu içindeydi; istediğimi düşünebilmekte özgürdüm. Şimdi tutsağım. Bedenim bir zindanda demirlere bağlı; zihnim korkunç, kanlı, karşı konulmaz bir düşüncenin esiri! Tek düşüncem, tek inancım, tek gerçekliğim var: Ölüm cezası!
toplumu budamak, dallarını koparıp, kellesini uçurmak için gelen devrimlerin insan kanına doyduklarına nadir rastlanır, ölüm cezası ellerinden kolayca bırakmadıkları bir bıçaktır.
önsöz viiiKitabı okudu
.... Gelin Birazda Düşünelim: KÖLELİK Kölelik en genel tanımıyla, bir başka insanın “metası” olmaktır. Yani kişisel bir özgürlük ya da söz hakkı sadece sahibi tarafından belirlenmesi ve insandan ziyade “makine” olma durumudur. Dünyada uzun yıllar boyunca çeşitli şekillerde uygulanmıştır. İlk olarak yaklaşık 11.000 yıl önce ortaya çıkmıştır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.