Ve ölüm budur işte; nar çatlıyor ve kan rengindeki damlacıklar damlamaya başlıyor. Ve ince beyaz tüller dalga dalga kızıla boyanıyor. Ve kızıl rengin dalgaları durmadan genişliyor ve genişliyor ve genişliyor.
Ölüm gelecek, sonra da denizin dalgaları, Sonra da kadın ve o kadının meyvesi dönecekler.
Reklam
Düşünmemelisin o anları, unutmalısın.
Ey benim boyun eğmeyen üç direğim, kırılmayan omurgam! Yalnız Tanrı gücüyle delinmiş teknem. Ey sağlam güvertem, yiğitçe dizginli dümenim, kutba dikili pruvam, şanı şerefiyle ölen gemim! Bensiz mi öleceksin sen? Gemileriyle batan sıradan kaptanlar kadar bile olamadım! Bu onur bile esirgendi benden. Issız bir yaşamın sonunda ıssız bir ölüm! Şimdi anlıyorum ki, benim tüm büyüklüğüm acımın büyüklüğünde. Hey, hey! Uzak, en uzak ufuklardan kalkın gelin, geçmiş ömrümün yiğit dalgaları! Gelin de, kabartın ölüm dalgamı!
Sayfa 684
Erk*kler
İşlerine akıl sır ermiyor. En akıllıları bile bazen çok aptalca şeyler yapıyorlar.
Kendini bildi bileli hep onunla evleneceğini düşünmüştü.
Reklam
Bu adam onu neden bu kadar etkilemişti?
Sayfa 124Kitabı okudu
Tabii ben bu konuda biraz tuhafım, klas erkeklerden hoşlanırım. Hep derim, bir centilmen her zaman centilmendir; hatta traktör kullansa bile.
Zaman dalgaları vurmakta ruhuna.
Camdan duvarlar kapanıp seni tutsak ediyor, bin aynada bin kez yansıyor kendi imgen, sonra da başka bin aynada bin kez yeniden görünüyor. Kendinden dışarı çıkamamaya yargılısın, kendini saydam galerilerde arayıp durmaya yargılısın, hep göz önündesin, ama hep erişilmezsin
"... insanın karakteri sınanmadıkça anlaşılmaz."
Sayfa 265 - Altın KitaplarKitabı okudu
534 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.